Son yolcu Şiiri - Ahmet Akkoyun

Son yolcu

Akıl çile içinde güz yangınında içim
Cevapsız soruların kıskacına muarız
Damarlarda çatlama sızan kanımda suçum
Sinem savaş meydanı ve peşpeşe taarruz

Ben kuş konmaz diyarın yolcusu olmayan han
Ne gelen var ne giden yalnızlığımda sancı
Hasret sırat köprüsü üzerinde imtihan
Handa Baykuş sesleri,karşı yakada hancı

Neyim ben belki de hiç ya da hiçliğin adı
Beynimde hafakânlar, kıyı köşede şiir
Fikir med cezirinde küreği kırık kadı
Mücrim sokak başında hüzün koklayan şair

Gözlerimde rengini kaybetti şekil,cisim
Siyah beyaza hakim gri sana elveda
Yalnızlığı kahreden gâmsızlığında isim
Kulağımı zorlayan titrekliğinde sedâ

Şimdi titrek ellerin boşlukları yoklasın
Albümleri yakmalı soğuk çığlıkta resim
Uzat gözyaşlarını vefâsızlık saklasın
Buz dağlarına çarpsın rüzgarlarında sesim

Bağrımnda bir sızı var sol yanımı yakıyor
Omuzlarımda Dünya, yük ağır düşüyorum
Sırça saraylarımı tek bir fıske yıkıyor
Saç tellerimi yakan ateşte üşüyorum

Yol uzun yolcu yorgun mahzun ayakta çarık
Sis gözlerimde hakim el yordamı pusula
Alnımdaki çizgiler orta yerinden kırık
Ben bana nuhacirim rüyalarım asıl'a

Benim gölgemi yıktı senin gölgende sabah
Ruhumu zerre zerre tutup yerinden söktüm
Ne dünden eser kaldı ne yarına bir tamâh
Sana ait ne varsa figân közüne döktüm

İntizârında saklı diri yaşayann ölü
Mızrabım ses yorgunu matemlerimde sevin
Bana senden yadigâr kuru bir hicrân çölü
Üzerimden geçerken gör eserinle övün

Artık sona yaklaştım benden kalanı dağıt
Ötükende koşacak belkide atlarımız
Makberî'yi bekliyen Kürşad adlı bir yiğit
Nerde kaldı diyecek aşktan pusatlarımız

Makberî - Ahmet Akkoyun

Ahmet Akkoyun
Kayıt Tarihi : 11.2.2008 02:59:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

TÜM YORUMLAR (25)

Ahmet Akkoyun