...uzun yolların olacak daha
şimdiye kadar gördüklerinden de uzun belki!
yorgun otobüs yolculuklarında,
sırtın terleyecek, boynun ağrıyacak
dayanacaksın...
buhranlı bir ayrılığın ardından
gereksiz bir hengamenin içine düşeceksin!
omuzlarında en ağır yükü sevdaların...
bir yar hasretiyle yaşaracak düşlerin!
kanayacaksın...
dünya senin üzerinde yürüyecek
ve gökyüzü tüm yükünü toplayıp
uzaklara gidecek!
koca bir kentin ıslak caddeleri
bir zebani susuzluğuyla içecek vuslatını,
sen kör bir kuyuya bir çakıl taşı atacaksın!
taş kafana düşecek!
ağlayacaksın...
kendini sere serpe yerlerde bulacaksın!
çok uzaklarda kalmış olacak uğrunda yaşadığın!
tüm hayallerin karlı dağlar ardında bir mezarda kalacak!
parçalayacaksın tırnaklarını,
çırpınacak yeryüzü avuçlarında!
derken;
doğrulacaksın...
ellerin semaya haykıracak;
'hey! heeeey!
ulan, biz de geçeriz bu yollardan,
bu hasretleri de yeneriz!
yeneriz ulan!
heeeey! '
sonra geçecek zaman...
etinden et koparsa da,
üstüne dağlar yığsa da...
geçecek!
hemen yanıbaşında bir yavru kuşun sıcaklığını
bulacaksın...
yüzüne bir kelebek narinliğinde
öpücükler konacak!
uyanacaksın...
uyanacaksın kabuslarından,
sen de uyanacaksın!
bir taşınmaz yanardağ değil yaşadıkların!
göğsünde ummanlar kurutacaksın!
keseceksin başını ayrılıkların!
bir bayraktır bu sevda!
vuslat; en mühim menzil...
kan revan içinde
taşıyacaksın...
gözlerin fal taşı gibi açık, kaşların çatık..
dilinde isyan naraları!
herşey olup bitecek!
önce;
inanacaksın...
Süleyman DemirKayıt Tarihi : 27.3.2009 20:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
kısa bir ayrılığın öncesi, bil ki herşey gelip geçecek! zaman geçmeye mahkumdur...

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!