Upuzun bir enlemdi
Yörüngesinden teğet geçilen
Birden sallanınca zaman
Bir fay gibi kırılan…
Umut kaç dönence yaşatılır bir başına?
Kaç boşluk düşüverir
Belleğimin verandalarından
Tutunamayan?
Bir yangın yerinden geçiyorum
Sımsıcak esiyor ruhumda fırtına
Donuyorum ama
’Nedendir? ’ diye sorulamayan…
Tinseldi, bendeydi, yaşıyordu
Cılız bir karşı çıkıştı hiddet
Çapsızdı ivmeleri
Biçimsiz ve durağan
Anlaşılmayan…
İndirimli satışlardan arta kalan
Benekli bir fistan, boyalı...
Kelepir sepetlerine düşen
Güvelidir, denilerek dokunulamayan..
Uzaktan geçen asırlık bir marşandiz
Ray ve kıvrımlar
Dolanan, kaybolan...
Tutunmaya yüz tutmuş bir yediveren
Sırnaşık ve kokmayan!
Yüzde kırklık mağrur bir çığlık
Aptal ıslatan gibi ağlayan...
Bir kontrolsüz geçişten
Ötekine doğru boşu boşuna yol alınan
Adım attıkça uzayan, varılmayan...
Delinen bulutlardan boşalan yağmur
Aktıkça iki damla bile toplanmayan
Islanmayan, ıslatmayan...
Gökkuşağı doğmayan...
Ödünç alınmış vadesiz bir çek
Karşılıksız çıkan, kırılmayan...
Belki kırık bir taş plak
Bir antika gibi duran...
Bir deli dalga
Kıyılara vuran...
Ne dün, ne bugün ne de yarın
Başı ve sonu bulunmayan…
Gecikmiş ilkyaza küskün dördüncü cemre
Bereketi olmayan...
Derken
Bağrımdan kopmuş bir tutam düş olup da
Adresi bilinmeyen diyarlara doğru
Tanyerinde savrulan...
Kayıt Tarihi : 5.3.2008 21:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
aptal ıslatan gibi ağlayan... yüreğinize sağlık...
Prof. Dr. Osman Aktaş
Yörüngesinden teğet geçilen
Birden sallanınca zaman
Bir fay gibi kırılan…
Umut kaç dönence yaşatılır bir başına?
Kaç boşluk düşüverir
Belleğimin verandalarından
Tutunamayan?
Bir yangın yerinden geçiyorum
Sımsıcak esiyor ruhumda fırtına
Donuyorum ama
’Nedendir? ’ diye sorulamayan…
Tinseldi, bendeydi, yaşıyordu
Cılız bir karşı çıkıştı hiddet
Çapsızdı ivmeleri
Biçimsiz ve durağan
Anlaşılmayan…
İndirimli satışlardan arta kalan
Benekli bir fistan, boyalı...
Kelepir sepetlerine düşen
Güvelidir, denilerek dokunulamayan..
Uzaktan geçen asırlık bir marşandiz
Ray ve kıvrımlar
Dolanan, kaybolan...
Tutunmaya yüz tutmuş bir yediveren
Sırnaşık ve kokmayan!
Yüzde kırklık mağrur bir çığlık
Aptal ıslatan gibi ağlayan...
Bir kontrolsüz geçişten
Ötekine doğru boşu boşuna yol alınan
Adım attıkça uzayan, varılmayan...
Delinen bulutlardan boşalan yağmur
Aktıkça iki damla bile toplanmayan
Islanmayan, ıslatmayan...
Gökkuşağı doğmayan...
Ödünç alınmış vadesiz bir çek
Karşılıksız çıkan, kırılmayan...
Belki kırık bir taş plak
Bir antika gibi duran...
Bir deli dalga
Kıyılara vuran...
Ne dün, ne bugün ne de yarın
Başı ve sonu bulunmayan…
Gecikmiş ilkyaza küskün dördüncü cemre
Bereketi olmayan...
Derken
Bağrımdan kopmuş bir tutam düş olup da
Adresi bilinmeyen diyarlara doğru
Tanyerinde savrulan...
Üstat ;başatan sona oldukça akıcı.Yüreğine sağlık.
TÜM YORUMLAR (34)