Bileyliyorum durmadan tırnaklarımı
Altın vuruş kessin gözümün köprüsünü
Retina bir yere fırlasın, iris bir yere
Kalmışsa tek hücremde adından harf
Yüzünden iz, sesinden tını
Biçerdöver olup girsin devreye
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Özellikle final enfes.
Saygılar..
Sevgiliye kendinde olmayan değer yüklenir çoğu kez. Oysa o baht eseri yolu kalbimize düşen bir definecidir. Hazine sandığını açtığında gözleri sonsuza dek bunun verdiği mutlulukla parıldasın isteriz. Fakat gerçekte ne gördüğü hiçbir zaman
tam olarak bilinmez. Kıymet takdirinde ehil olup olmadığı da...
Ve gider.
Bazen yağmalayıp gider.
Bazen elini sürmeden gider.
Her iki durumda da aşkın kendisi kadar yoğun bir öfke kalır bize.
Önceleri ona yönelikken sonraları giderek özvarlığımıza dönen bir öfke.
Ve şiir yazılır.
Tırnaklarımı bileyliyorum durmadan belki kendi gözümü belki de sizinkini çıkarmak için. Gördüğümüz ne varsa, görmemize araç ne varsa yok olsun, dağılsın...
Senden bana iz ne varsa silinsin gitsin işte.
Yaşanan, adı konmuş, yaşanacak adı konmamış ne varsa gelme artık.
Artık iyi olsun herşey ne olur.Doğrudan yana....
Bir kıvılcım çıksın
Işısın karanlıkta
Bedenimi dağıtsın
Kapılıp inanmayım
Kanmayım yalanlara
Güzel ve anlamlı haykırışlar.
Tebrikler.
Önce şiddete eleştiri yazısı,sonra şiirin anaduygusu gereği Şedit sözcüklerle örgülü bir şiir asılmış, ve daha sonra bizzat şair tarafından 'Bu ne perhiz, bu ne lahana tıurşusu ' cinsinden ama müstehzi bir ifadeyle düşülmüş bir not bu şiirin altına.
Mevlana bir gün kendine tabi olanlarla birlikte.
ney üfleniyor sohbette.
ve Mevlana diyor ki.
-bu ses bana cennetin kapısının aralanmasının hissini veriyor.
yağcı bağlılardan birisi atlayarak hemen yapıştırıyor
- bana da efendim
ve tabiatıyla hava bozuluyor mecliste bu haketmeyen öykünme karşısında.
Mevlana da şöyle mırıldanıyor kendi kendine
- sen de cennetin kapı sesini duyuyorsun. ama korkarım kapanışının sesini.
incelik sanırım burada. şiddet kelimesine maksat,vurgu ve yaklaşımda :)
saygılarımla
bazen kendime sormuşumdur niçin yazdığımı,galiba en zorşeyde kendine bir şey sormak.çünkü o(kendin) hep doğruyu söyler.
niçin yazıyoruz,üç beş kişiye hitaben mi,düşlerimize mi,yoksa yaşadığımız bu günü güzelden yana değiştirmekten yola cıkarak yaşanan
saf gerçeğimi yazıyordum
beni kimse anlayamaz yada cok severlerdi,bütün bunların dışındaydı asıl cevap,kendime hep doğruyu söylemekti galiba...
son köprü ismi bana sırat köprüsünü çağrıştırdı,hani hesap köprüsüde denir ya .
''Söküp atsın diyalektiğe inat
Sevdaya inat, söküp atsın
Ne varsa, güzelden yana
Ne varsa yaşanmış, yaşanmamış
Anlanmış
Anlanmamış
Anlamlanmamış ''
evet bri anlıyor galiba seni,hiç yoktan iyi hadi şair gülümse...
'Bir kıvılcım çıksın
Işısın karanlıkta
Bedenimi dağıtsın'
umarım bulursun umduğun kıvılcımı
metin köse
Aynur hanım,
Sizin şiirinizi okumadan biraz önce bir deneme yazısı okudum siteye yeni eklenmiş.
Aynur Özbek Uluç’un “Şiddet, yoksa her yerde mi…” isimli denemesi. Valla haklı galiba kadın. Baksanıza sizi duyarlı şair diye okuyoruz, siz bile her geçen gün biraz daha şiddet katıyorsunuz şiirlerinize. Valla size de “şiddet”le öneririm o yazıyı okumanızı. Söylemedi demeyin sonra.
:)
Sevgilerimle…
Bu şiir ile ilgili 8 tane yorum bulunmakta