Umutlarım; susuzluktan boynunu büktü.
Yeniden gel çal kapımı
Bir damla su dök yüreğime.
Hani yarına dair özlemlerimiz vardı,
Erteledik yine geleceğe.
Bu sene olmadı belki başka seneye.
Kaç solgun mevsim beklemede?
Raylarda kaçıncı boş tren geçişi,
Her vapur düdüğünde rüyadan uyanışlarım,
İskelede kan ter içinde kalışlarım.
Her yok oluşun da karabasanlar
Çöküyor üzerime.
Dalgaların sahille oynaştığında,
Gel son kez demir at bu yüreğe.
Hani kavuşacaktık bu mevsimde,
Daha kaç mevsim beklemede?
Gelmeyeceğini biliyorum ve
haykırıyorum karanlığa,
Gündüze sevdalı geceyim diye.
Bu hazan son kez çal kapımı.
Ayrılık yolcusu biz olmayalım
Vuslatı yarına bırakma,
Aşk’ da yarınlar yok sevgili.
Hiç düşündün mü sensiz ne yaparım
Fotoğrafların eskidi senden sonra
Doymayacakmış gibi sarılışın…
Zincir vurdum dilime ve suskunluklardayım.
Kavuşamazsak yakın zamanda
Kaç gemi yanar,
Kaç yürek kanar hesap vermeli.
Gel son kez çal arala gönül kapımı…
Sessizce gir içeri.
Gamze YAĞMUR
Müjgan Asıl KefeliKayıt Tarihi : 18.10.2012 16:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Ve belli..., çağrıyı alan son kez gelip sessizce içeri girdiği zaman yürekte yer yerinden oynayacak...
Kutluyorum sayın Müjgan Asil Kefeli...
Şiir; biraz kırgın, biraz umutsuz bir yüreğin 'sessiz çığlığını' işlemiş dizelerde... 'Bugün olmazsa vuslat, yarın nerden belli?' diyerek.. Ben de derim ki, 'aşk çaresiz değildir..' Hiç ummadığın anda gelir kapına..
Şiiri ve değerli şaireyi kutlarım..
TÜM YORUMLAR (2)