Ne yalvarmaya kalk, ne dualara açıl, ellerim…
Akan suyu ne kadar tutabilirsin avuçlarında?
Nasıl avuçlayabilirsin esip geçen rüzgar?
O bir rüzgardı, belli bile değildi nerelerde estiği,
Bir şimşekti, çakıp görünürdü olanca haşmetiyle.
Yerinde bir tozlu-tozaklı iz bile kalmadı,
Bet-bereket edinecektim kendime,
Bırakmadı.
Veliysen; veliliğini, deliysen; deliliğini bil, gönlüm,
Sarhoşsan; sarhoşluğunu bil,
Arifsen; arifliğini, garipsen; garipliğini bil,
Bırakma kendini akıp giden boz-bulanık sulara,
Vurup geçen rüzgarlara,
İnanma onsuz devam edemeyeceğini
Yaşamaya.
Ne kaldı ki; batmasına son güneşin, şunun şurasında
Ve bir daha doğmamasına denizi seve öpe?
Ne kaldı ki; son bulmasına bahar yağmurlarının?
Bir daha mı görebileceksin gökkuşaklarını,
Bu ayı, bu yıldızları?
Bir daha mı görebileceksin bu kuşları, kelebekleri,
Arıları, böcekleri?
Bir daha mı bekleyebileceksin sanıyorsun bu sevdada
Gelmeyecekleri?
(Hikmet BARLIOĞLU (1933-2003) 'nun
SON GÜNEŞ isimli Serbest Şiirler 'inden > 7-8/100)
Kayıt Tarihi : 17.5.2005 21:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!