Son Dilek Şiiri - Tutsak Serçe

Tutsak Serçe
2

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Son Dilek

Gece onunla yatarsın,
Sabah gözünü ilk açtığında,
Onu görürsün ve onu sayıklarsın.
Yüzün yıkarken, her su damlasında, onun gözlerinin ışıltısı vardır.
Her yüzüne çarptığın suda onun dokunuşu vardır.
İşe gitmek için otobüse koşarken onu düşünürsün;
“görse halimi gülerdi.” Diye…..
işe vardığında kapıyı o açacakmışçasına heyecanlanırsın.
Telefon çaldığında hep ”o”dur diye heyecanla açarsın telefonu..
Ama değildir… telefonun ucundaki işini merak etmiş bir müşteridir..
Üzülürsün! ! ! Bir daha çalar telefon….
Ve bu böyle bütün gün sürer derken; :…………..
Çay saatlerinde radyoda çalan hüzünlü aşk şarkılarıyla, bir de üstüne sigara
ve tüm güzellikleri seninle yaşarım o kısacık düşlerde…..
ve bir ses; patron çağırır…”işinin başına! ! ! ”
böyle akşam olur..
çıkış saati yaklaşırken;
bir telaş alır beni, yarım kalan işleri tamamlayıp,
hafif,kendine çeki düzen verirsin.
Ve tıpkı sabah ki gibi koşarsın kaçan otobüsün arkasından…
Bindiğinde ise hiç olmadığı kadar hızlı gitmesini istersin…
Bir umutla geçersin tüm yollardan, ve bir an içinden geçirirsin;
“benim değil ama o hiç olmazsa gözlerini, gülüşünü, espirilerini, göreyim”
belki son kezdir diye! ..
Ve işte o an; onu gördüğün an.. tüm sular durur, her şey buz kesilir gözlerinden başka, o günün özlemiyle sarılıp öpmek gelir içinden yapamazsın  
Daha gözlerine, sohbetine bile doyamamışken eve gitme zamanı gelir…
En nefret ettiğin andır, o hüzünlü ayrılış yok mu! ! Yakar beni! ! !
Dışı seni içi beni yakar arkadaş! ! !
Bir an önce sabah olsun istersin, yeni doğan güneşle doğmak,
Acıları hiç olmazsa bir sabah dahi unutabilmek için;
Yeniden doğmak istersin, ama olmaz….
Yeniden doğsan bile bir şekilde, bir yerlerde o vardır…
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Ve tekrar onsuz başlayan bir gündesindir.
Her soluğu onunla çekersin içine, ciğerini patlatırcasına;
Bilirsin ki odur içine dolan, o nefesi hiç bırakmak istemezsin ,
Her şeyde olduğu gibi, bu da doğanın bir kanunudur.
Bırakıverirsin isteksizce! ! ! ! ......
Bir gün yolda bir kız çocuğuyla karşılaşırsın, tanışırsın..
O minik elleri, tatlı diliyle o kadar şekerdir ki;
“Ah keşke onunla benim böyle bir çocuğumuz olsaydı”

Diye geçirirsin içinden bir gülümsemeyle  ! ! ! !
Ama imkansız dilediğin, sana ait değildir artık o………
Bilirsin parmağına takacağı yüzüğün ne ifade ettiğini,
Bilirsin artık gözlerine sadece “arkadaş” olarak bakabileceğini
Ve hissetmişsindir, her şeyi,
Bir kadın ruhu ve hislerinin tüm derinliğiyle! ......
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Ben hep evlilik dışındaki tüm beraberliklerin,
Bir gün bitebilme ihtimaliyle umutları taşırım içimde.
Gerçi seviyorsa mutlu olsun isterim,
Ki eğer, isteksiz yapıyorsa, (ben öyle hissediyorum)
Hiç olmasın::::::::………………………..
Ben bu umudu ta ki o;
O sondan bir önceki masaya oturana kadar,(nikah masası)
Taşırım, tüm ruhum ve yüreğimle…………..
Sevmek aslında sevdiğini mutlu görmektir.
İşte bende böyle düşünüp, onun mutlu olabileceği,
Elimden gelen her şeyi yaptım.
ONUN OLAMASAMDA BÖYLE MUTLU OLDUM.
“SON BİR DİLEĞİM VAR, BEN OLMADAN DA MUTLU OL YETER! ! ? ? :(

Tutsak Serçe
Kayıt Tarihi : 27.4.2005 13:16:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Tutsak Serçe