İçli bir ağıt gibi kulaklarımda çınlıyor çise çise yağan yağmurun sesi
Hüzün kelebeklerinin ıslak kanatları değiyor çarparcasına yüzüme
Kirpiklerime düşmeden içime akıyor gözyaşlarım usul usul
Ulu bir çınar sandığım sevdam ölüyor içimde tarifsiz bir biçimde
Çaresizliğimin sancısı dağlıyor benliğimi acım sığmıyor şiirlere
Efkarımı demleyip içtiğim anlar ahımdan lanetler giydiriyorum adına
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
