Son Akın Şiiri - Yorumlar

Saygıdeğer şairim Cihat ŞAHİN (Hak şahini) bey!
İlgilerinize tekrar teşekkürler ediyorum, sağolun.

Sizin gösterdiğiniz, benim yazdığım mısraları
tekrar inceledim ama bir hece kaçışı göremedim,

'Zorlu bir savaşa kararı verdim' 11 hece
'Muammalar diyarına at sürdüm' 11 hece

bilakis sizin düzenlediğiniz mısrada hece sayısı artmış.

'Zorlu bir savaşa kararı verdim' 11 hece
'Muammalar diyarına atımı sürdüm' 13 hece

Lütfen bir kere daha kontrol ediniz.

Ayrıca çalışmamda
İslama mugayyir
bir kelime değil
bir harf bile yoktur,
zira İSLAM benim davamdır,
saygılar sunuyor,
tekrar teşekkürler ediyorum.

Tebrikler can dost. kalemin daim ilhamın bol olur inşallah. Selam ve saygılarımla.

ESKİLER…
Hayatın en zor, en çekilmez ve hatta en korkunç tarafı dost bildiklerimizden, amiyane tabirle (affınıza sığınarak yazıyorum) yenilen kazıktır.
Bir taraftan da hayatın kaçınılmaz bir gerçeğiymiş gibi geliyor bana. İnsan ilişkilerinde, elbette birlikte olduğumuz insanlardan zarar gelecektir. Tanımayan bir insan, kolay kolay zarar vermez. Zarar verse de zaten bilerek değil, tesadüfî bir zarar olur. Zaten bu da bizi fazla etkilemez.
Hayatı olduğu gibi kabullendik ve acısıyla, tatlısıyla yaşamaya çalıştık. Kimi zaman tamam dedik, kimi zaman isyan ettik... ama yaşadık çok şükür...
Birlikten güç doğar, dedik. İnandık da... Yıllarımızı bu düsturla geçirdik. Doğrularımız aynıydı. Gönüllerimiz aynı idealler için çarptı. Huzur buluyorduk. Çünkü kendimizdik, kendimiz olmuş, kendimizi bulmuştuk belli amaç, belli ülkü etrafında. Ne yazık ki bizleri eskittiler. Hep gölgesiz baş, bedensiz vücut gibi görmek istediler. Hâlbuki bizim gerçek başımız, gerçek bedenimizin üzerindeydi. Emre her an uyacak emir kulu olmanın yaşını çoktan geçirmiş, aklı başında, olgun kendi olmuş, kimlikli, kişilikli zatlar olmamız rahatsız etmişti, rütbesiz paşaları. Hep 'tamam efendim, haklısınız efendim, çok doğru söylediniz efendim, emriniz olur efendim' diyen olarak kalmamız beklendiği için eskitildik onların gözünde. Ortak akıl'a yer veremedik, bir denge oluşturamadık. İşte bunun için çok haklısınız feryadınızda.
Son bir kez belki de efendim’siz 'tamam' dedi kimilerimiz. 'Yeter artık dercesine...'
Yüzyılların heybetli Mehteran'ı misali, iki adım ileri atarken kararsızlıkla mıdır nedir bilemeyeceğim, bir sağa, bir sol sendeledik acabalarla, beynimizde bizim olmayan endişelerle, düşüncelerle... Bu kez Mehteran bizdik, maalesef gölgesiz baş olan da bizdik...
Sonbahar mevsimin, ikindi vakti günün en verimli vaktidir. Mücadelelerin, gayretlerin, her türlü emeğin mahsulünü toplama vaktidir. Bu hazzın yaşanacağı vakittir. Biriktirdiklerimizi paylaşma vakti... Yani mutlu olunacak vakit...
Geceye güneşi biz doğurmadık, gündüzü geceye biz çevirmedik. Kaderin tecellisine de razı olunmalı...

***Şiirleriniz genel olarak çok anlamlı, özel olarak üzerinde çalışılmış, dikkatlice söylenmiş, kelimeler ve anlam bütünlüğü çok iyi işlenmiş, artık olgunlaşmış ve sizi yansıtan akşam vakti gibi.
11'li hece ölçüsüyle yazılmış, dörtlüklerinizde de temiz bir Türkçe kullanılmış.
Bazı arkadaşlar eleştiri yazarken dikkatli olmuyorlar. Hak Şahini'nin dediği dize, onun dediği gibi olsaydı ölçü bozulurdu. Belki farklı kelimeler seçilerek söylenebilirdi. Akışta ufak bir aksama var gibi görünüyor. Ama bir kusur sayılmaz.
Tebrik ve takdire şayansınız.

***Bu bir dini şiir değil. O zaman bırakın da, biz kendi hayallerimizi, kendi duygularımızı, kendi düşüncelerimizi dilediğimiz gibi yaşayalım, yazalım.
Mantıklı olan her şeyin dine de uygun düşeceğini bilmem hatırlatmama gerek var mı? Dinimiz, akıl dini, mantık dini... Temelinde İNSAN var. Bırakın o zaman akıl yürütmeleri ve her konuda dinin mizanına vurmaları, biraz da insan kalalım.

Değerli Hasan Bey kardeşim, hepimiz hayata ve insanlara daha geniş açıdan bakmayı öğrendik. İşte bizim artımız ve farkımız bu oldu. Çok şeyi bilerek ve isteyerek kendimiz olarak yaşamak.
Nice güzel şiirlerde buluşmak üzere.

Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz, sayfalarımızda göz iziniz olsun efendim.
Dostça, sağlıcakla kalınız.

Hasan Korkut Bey, Değerli Gönüldaşım;
İşlediğin tema ile 'özün' uyumu mükemmeldi. Yukarıda eleştiri yazan bir Kardeşimi gördüm, tabii olarak sayfalara eleştiride yazılabilir elbet... Ama uyuşmayan dünya görüşlerini bahane ederek 'menfi' görüş addedilmesi kanımca yanlıştır! Birkaç Gönüldaşımın sayfasında aynı kişiyi görmem sanıyorum raslantı değil!?
Şöyle dese anlarım.. Şiir, 4. kıtada 11'li hece ile 12'li arasında gidip gelmiş sanki. O da sadece 2.dizede... Gözden kaçmışta olabilir, şair anlatmak istediğinde böyle karar kılmışta olabilir... Ben naçizane önerim olarak 'Muamma diyarın, atımı sürdüm...' diyebilirim. Yada aynı anlamı karşılayacak bir başka dize yazılabilir... Şaire okuyan sadece 'mesajını' bildirir o kadar... İşin özüne inipte 'İrade-i Cüziye' bahsini kendince yorumlaması sanırım az haddini aşmaktır! Hem kişisel iradeden bahsetmek, hemde dönüp dolaşıp sonuçlarından yine (haşa, tövbe) Yüce Yaradanı sorumlu tutmak, 'kaderiyye' tarikatının sapıklığını çağrıştırıyor! Eğer yaratılanın iradesini kullanmasından doğacak sonuçlar 'alnına yazılı' ise, olacaklardan niye sorumlu tutulsun ki? O zaman cennet ve cehennem niye var ki?
Neyse... Şiir, 'Son Akın' başlığında artık 'gündönümünü yaşadığına inanan' şairin, dostlarından, yaşadığı çelişkilerden, işinden ve 'çıktığını düşündüğü son mücadelesinden' kesitler sunuyor... Bunu yaparken güçlü duygular, güçlü bir kalemin elinden ahenkli, okunurken haz veren bir dille dizelere nakşedilmiş... Beğenerek, aynı duyguları taşıyan biri olarak nasiplenerek okudum...
Kardeşimi kutlarım... Daha nice şiirleri beklediğim temennisiyle tebrik ve teşekkür ederim... Tam puan+antoloji tercihimdir... Saygı, selam ve muhabbetimle...

beğeniyle okudum güzel şiirinizi, yüreğiniz daim olsun, sağlık ve esenlikler diliyorum, tam puan
selamlarımla

Ben kendi cüssemce bir uğraş verdim,
Çoğu hasmım saygı duydu sakındı.
Sırtıma saplanan hançeri sordum;
Hasmım değil, dostum bana yakındı.
GÜZEL ANLAMLI NAMUSLU DİZELERİNİ KUTLUYOR GÜZELLİKLER DİLERİM DOST....

'Zorlu bir savaşa kararı verdim'
'Muammalar diyarına at sürdüm'
Bu iki mısra da uyumsuzluk var efendim! Bu mısralar şöyle yazılsaydı daha muvafık düşerdi diye düşünüyorum;
'Zorlu bir savaşa kararı verdim'
'Muammalar diyarına atımı sürdüm'
Ayrıca; feleğin ad sorması ve kaderin karmaşık ağ örmesi de, İslam itikadına göre yanlıştır!
Felek; Gök, Gök katı, Devir, her gök seyyaresinin gezdiği alem, vs. demektir. Onun bizimle bir ilah gibi(haşa)mülaki olması söz konusu olamaz! Bu inanç Batıl bir dinin felsefelerindendir. İslamda böyle bir inanç söz konusu değildir.
Kader; İlim nevindendir. Kudret nevinden değildir. İlim ise, maluma tabidir! Yani; Allah(cc) İlm-i ezeliyesiyle kullarının istikbalde neler yapacakl arını bilip bunları levh-i mahfuz denen levhada kaydeder. Mahlukat rahm-i madere düşünce de o, müstakbel fiilleri alın yazısı olarak kullarının alınlarına kaydeder.
Eğer insanların ve cinlerin ellerine irade-i cüziye denen şey verilmemiş olsaydı, sizin iddianızda gerçek payı var derdik. Ama hakikatı hal öyle değil.
Beray-ı malumat, Hayırlı çalışmalar.
Hayırlı çalışmalar.

Hamur var mı od görüp te pişmesin
Akıl var mı olanlara şaşmasın
Yiğit yürek asla ye'se düşmesin
Gördüm inanana zafer yakındı

Sözüm sana Seyfi gafletten uyan
Korkut kardeşimin sesini duyan
Bu şiiri hakkı ile okuyan
Saygı sunup edebini takındı..
.................Seyfeddin Karahocagil

Aziz kardeşim ve yiğit yürekli dostum, değerli üstadım. Yine mest ettin beni. Yüreğine sağlık. Tebrikle+Ant.
Selam, sevgi ve saygılarımla.

KORKUT der, bir ömür böylece geçti,
Gönül gitti bazen olmazı seçti,
Gençlik avucumdan pır etti uçtu,
Artık güneş döndü, vakit ikindi.
Kutlarım... selam ve hürmetlerimle...

Anlamlıydı, yüreğinize kaleminize sağlık tebrikler
şairim.