Yanındayken mevsim nedir bilmem
Hangi toprağı sürsem; bahar fışkırır
Hangi çiceği koparsam; yenisi açılır
Hangi sabaha uyansam; seni çağırır
Yandayken evren seninle yankılanır
Hangi yana dönsem; seninle canlanır
Söyle güzel! nerden geldin bu kuru tahtıma
Yorgun kanatların hangi diyarı meyleder
Hangi alaca ırmaklardan akıp geldin bahtıma
Garip enkaz soframdan canın ne diler
Söyle bana! nerden bulaştın siyahıma
Işıltılı ruhun karanlığımdan ne ister
Şehvet zincincirleri yeniden kırılmamalı
Yeniden titreyemem hasret dallarında
Hangi ütopyadan kopup geldin dünyama
Sol elimde kurumamış bir avuç hicranım
Sağ elimde parçalanmış bir kalbin ahı
Kusura bakma güzelim; kapım bir tek ona aralı
Hangi garip görür şu köhne ıssızlığımı
Şimdi seni sevmek bir serçenin gözyaşı
Hani zümrüdüanka, nerde o kaf dağı
Yoksul masallar anlatamaz narin bakışını
Cehennem bile görmedi böyle bir yangını
Nerdesin sevdiğim bu gönül sende kalalı
Ben rüzgar değilim; uzanamam diyarına
Ben yağmur değilim; dokunamam yaşına
Bu sevda göklerden bir ateş
Yaklaştıkça damarlarımda kaynar
Sevdikçe yeryüzünden özlemim taşar
Bu sevda; iki yürekte iki ayrı keşmekeş
Söyle bana! nerden geldin bu sefil yazgıma
O zülfün o endamın hangi müjdenin habercisidir
Nerden kondun kuruyan toprağıma
Bu mehru vaziyetin, bu filiz kimin eseridir
Söyle bana! nerden geldin gönül yarama
Bu güzellik hangi hülyaların bedelidir
Gölgelerden borç edindim siyah gözlerini
Büyülü sulardan esrarlı kuytulara gizledim
Alkımlardan, yaldızlardan bilirim ılık tenini
Bu sen misin şimdi tanyerime açan
Söyle bana! hiç mi hissedemezsin sevgimi
İrkilen yapraklardan bile yudumlarken sesini
Ben bir muamma değilim; kaybettim sırlarımı
Ben alalade gecelerin mahfuz karanlığıyım
Ben derya degilim; kuruttular ırmağımı
Zamanı kuma gömdüm; sakladım anılarımı
Ben arda kalan hüzünlerin tutsağıyım
Bilemezsin bir şehir serabını aradığımı
Söyle bana! yine de varır mıyım o ebedi mutluluğa
Yeniden güler miyim; can verir misin suyuma
Bunca yıla hürmet gelir misin son umudumda
Son kez görür müyüm seni; rastgele bir sokakta
Söyle bana! daha alışamazken bir soluk uzağına
Şimdi nasıl dayanırım bir afet yokluğuna
Rüyalar hiç utanmamıştı böylesine
Umarsız kalmazdı hiç korkular
Hangi pusatla vurdun gönül kalesine
Şaşırdı kaldı bütün arzular
Ezasız girdin bir ömür bahçesine
Ne vedalar kaldı ne de uykular
Kayıt Tarihi : 27.9.2024 21:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)