Darende… Otuz yapraklı gül şehri…
Güller diyarı…
Baharda yeşil her tonu açar bahçelerinde
Renk renk çiçekler güllerin civarında
Mor, kırmızı, beyaz sarı…
Kültür ve tarihin mekanı
Geçmişin övüncü,
Geleceğin sevinci,
Güzel yapılarıyla
Tarih kokar her yanı…
Zengibar kalesinin burcu
Su yolları
Hamam ve bedesten
Bize haberler verir
O eskimeyen gür sesten…
Hasan Gazi tepesinde
Kılıç sesleri yankılanır
At kişnemeleriyle
Bir cenk havasıyla
Al sancak dalgalanır…
Şehid Hasan Gazi’nin
Manevi huzurunda
Sıra sıra şehitler kıyamda
Yemen’den Çanakkale’den
Haykırınca bir anda
Bu devlet için bir ruh bir beden…
Zengibar kalesinin eteğinde bir ulu
Seyyid Taceddin Veli
Hakikata erenlerin kutbu
Her zaman Darende’nin üzerinde
Büyüklerin himmet eli
Ve… Somuncu Baba’mız
Taht kurmuş gönüllere
Anadolu’nun altın yıldızı
Kokusu benzer güllere
İsmi ezber dillere…
Horasandan, Kayseri’den Bursa’ya
Gittiği her yere nur dağıtan bir nesil
Peygamber evladı asil mi asil
Bursa ulu Camiinin minberinde
Gökkuşağının yedi rengi gibi
Yedi ayrı mânâ veren
Sırları gönül gözüyle gören
Yıldırım bayezid Han devrinin
Gönül ereni…
Emir sultan’ın
Molla Fenari’nin feyz kapısı
Hacı Bayram-ı Veli’nin
Üstadı, gönül hocası…
Şöhretten kaçınca
Aksaray’da bir müddet duran
Sonra atını kutsal yollara süren
Ve oğlu Halal Taybi ile
Darende’yi şereflendiren
Burada Hakk’a yürüyen
Büyük insan Somuncu Baba
Mensub-u âl-i aba…
Tohma’nın nazlı akışında
Hu Hu sesleri…
Kuş sesleriyle karışınca
Bir gönül rüzgarının esintisi
Tohma kenarında bir gül bahçesi
Gül bahçesinde bir gonca
Ve civarında serviler göğe el uzatır
Boylu boyunca…
Altı asır öncesinden günümüze
Bir nur şavkı,
Temiz bir neslin altın halkalarından
Dönen bir muhabbet çarkı
Ve 20. yüzyılda bir Gönül Sultanı
İsmiyle müsemma
Zatıyla güzelliğin farkı
Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi
Hoşgörü timsali kendi…
Çocukluğundan gençliğine
Darende’nin umudu
Yetimiş altı yıllık ömründe
Memleketin hizmet gönüllüsü
Vatan için
Bayrak bayrak dalgalanan
Diyar diyar yayılan
Bir muhabbet destanı
Bir hizmet insanı…
Gönülleri imar eden
Gönüllere hizmet eden bir Sultan
Seven, sevilen bir can
Sözüyle haliyle örnek
Edep timsali ahlak-ı Osman
Kurduğu vakfı yıllarca
Eğitim ve kültür için
Türkiye’min sevdalısı
Kollarını sıvayan
Varını yoğunu ortaya koyan
Hizmet gönüllülerinin
Birlik çatısı…
Kutlu meş’alenin elden ele geçişi
Öyle sıradan değil
Vakur mu vakur
Bir necip evladın ellerinde
O, birlik terennümünü
Her dem haykırarak okur…
Yaşadığı çağa mührünü vuran
Hizmet abidesi
Ve ceddi gibi gönüllere taht kuran
Kimsesizler kimsesi
Gönüllerin neş’esi
Bir elinde hizmet fermanı
Bir elinde ilim meşalesi
Bilginin aydınlattığı yolda
Aydınlığın simgesi
Gönüllerin derdine tabib
Ahlak-ı hamideye sahip
Bir baba, bir ağabey bir kardeş
Hamid Hamidettin Ateş…
Ve… Edebiyat ufkunda
Somuncu Baba ışığı
Kültür ve Araştırma yolunda
On iki yıldır yüzlerce binlerce yazı
Şiir şiir güzellikler destanı
Bugün gönüller Somuncu Baba mestanı
Bir gülün sarmal yaprakları gibi açılan sayfalardan
Muhabbet kokları yayılır
İsmi dilden dile dolaşır
Namı uzak diyarlardan duyulur
Somuncu Baba Dergisi
Gülşenin Solmayan gülü
Muhabbetin dili
Sevgi ve hoşgörünün gür sesi…
Somuncu Baba’mız yüzyıllar öncesinden
“Bizim gülşendeki güller” solmaz derken
Ve Hulusi Efendi,
“Taze açar solmaz gülü” derken
Bugünleri muştulayan bir sevda türküsü yankılanır
Çağlar ötesinden
Bir hizmet kervanı olarak
Bir vakıf
Bir gönül medeniyeti olarak
Ve bir dergi olarak
Parlar durur günümüzün karanlık gecelerinde
Bir mahitaban olarak
Bugün, daha da size yakın
Aydan aya görülecek dost yüzü
Bir gönül birliği etrafında
Kenetlemekte bizi…
Gönül gecelerinde
Işık ışık, ses, ses
Bu ismin etrafında
Toplanmış bütün herkes
Binlerce can
Binlerce insan…
21.04.05, Darende,
Kayıt Tarihi : 21.10.2007 10:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!