Kıyamet değildi bu şüphesiz;
Herkes sağdı; salimdi akşam vakitlerinde;
Yaşamaksa nefes almak;
Herkes günde onbinlerce kez yaşıyordu;
Hayal kurmaksa yaşamak;
Ölüm burada başlıyordu işte;
Tüm kurduğun yaşantıların üstüne
Koyu 0.9 bir kalemle
Çizgi çekildiyse
O zaman ölüyordu insan işte;
O zaman bırakıp gitmeli diyordu
Nereye olduğunu bilmeden;
Hem ne farkeder;
İster kuzeye, ister güneye...
Oysa yollar öyle pusulalar gibi değildi hiç
Kuzeybatılarla güneydoğular
Birbirini götürmüyordu çoğu zaman
Herşey bir gecede kayboluyordu
Belli belirsiz akşamlara bağ!
Huzur mu vardı öyle akşamlarda;
Yoksa korku mu?
Kaybetsen de yaşıyordun işte
Birkaç soluk alma hızında;
Belki soluklar değişiyordu;
Hırıltılı; boğuk; can çekişen bir edayla
Nefes borun tıkanıyordu;
Üç beş kıçı kırık hatırayla!
Ama yaşıyordun işte bak!
Hala görüyordu gözün
Hala kalp atışların
Tomografi aletine ilham verebiliyordu;
Korkunç da gözükse
Bu yolla,
Mekanik de olsa
Bir ressama konu oluyordun
Belki uzun çizgilerle;
Belki kısa!
Ama böyle değil miydi nasıl olsa?
Bir gece deniz kenarında;
Bir gece tam ortasında;
Bir gece yüzüstü karaya oturmuş;
Bir gece yerin dibinde!
Ama hala;
Bir soluk sesi;
İçinden;
Yükselirdi
Olduğun yerden;
Kimbilir
Nerelere?
Kayıt Tarihi : 3.8.2009 01:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!