Her gece karanlığı içiyorum
Yüzünü kat kat boyayan
Çocukların korkularına yuva yapan
Hokkabazların cambazların göz yaşlarına sığınıyorum
Kiliselere sığınan kalabalığa
Gök kubbenin sahibini gösteriyor
Karanlıktan çekiyor
Bir hışımla hepsini cami bahçesine yerleştiriyorum
Her gece karanlığı içiyor
Aydınlığı kusuyorum
Bir ağaç gibiyim
Köklerini şemaya taşıyan
Her nefesinle ölüyorum
Ve biliyorum
Bir gün bizi damarlarımızda çekip alan bu korkulu ses
Muştuyuda çağıracak
Gözümdeki damarlar bile seni arıyor
Gök her gece seni soruyor
Ya sen hiç beni aradın mı ?
Hiç gönlünün bir tarafında
Koşup duran atlı beni sordumu
Hic bir soru isaretini kovaladın mı
Hayalin rüzgarına takılıp cam kesiklarine sahip oldun mu
Kavgalar çıkıyor
Hemen bir şiire sarılıyorum
Fakat solundan gelen bir yumrukla irkiliyorum
İnancın kalesi bana duvar oluyor
Ve inancımı yeniliyorum
Bütün doğrulara ve bulutlara karşın
.yağmur sularını göz torbalarimda biriktiriyorum
Nasıl olur
Gözlerinin enginine hayal ağaçını ben diktim
Şimdi kim kırdı dallarını
Peşinden koştuğun kuşlar
Solgun mavilige mi yenildi yoksa
Talha ALGÜL
21.06.2017
Kayıt Tarihi : 7.7.2017 19:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!