Benimki yalnızlığa teselli
Seninki sonsuzluğa bedelli
Bu serseri sokak da esen deli yeller
Benim kaderime yön veren Çelik eller
Öyle bir esrar vardır ki bu gecede
Sokakta isen anlarsın sadece
Yemeği sıcak olanlar anlamaz beni
Yatağı sıcak olanlar anlamaz beni
Her gün bu sokağın Aşina yolları
Buz kesmiş demirden parmaklıkları
Sürünme gibi bir ses galiba yürüyorum
Gözümü yumsam da artık görüyorum
Ne elinden tutan var kaldırımlar dışında
Ne bir lokma veren var sokak lambam dışında
Yolumu aydınlatan sade aklımda yanan mum
Bana yoldaşlık eden ayak kabımda bir avuç kum
Kaderimiz bir yazılmış bu bir bedel
Benimki seninkini kovalayan bir ecel
Boş bu Dünya bugün de böyle gelir geçer
En büyük Niyazım ömrüm gecende biter
Ben gideyim uzasın gece uzasın gece ben gideyim
Boşlukta kalınca Emir Demir kemireyim
Bana öğüt veren yalnız parke taşları
Artık konuşmaz oldular sanki kopmuş başları
Mor ve Hicranlı gökyüzünde bulutlar
Heves kursakta içimde ukte kalırlar
Kimse anlamaz parmak uçları kadar kapı tokmaklarını
Ne de kapı tokmaklarının anladığı kadar parmak uçlarını
Bu sokakta harabe evler ve balkonları
Ayaklarımı deşiyor pencerelerin cam kırıkları
Küçük bir balkon küçük sarı bir çiçek ne o hasta mı var
Cümle insanların bu garip canıma kastın mı var
Benim sırtımda bir kazak elimde bir çul
En büyük niyazım ol artık kabul
Kelime-i şehadet ile nefesim kursakta bitsin
Benim ömrüm bu esrarengiz sokakta bitsin
Kayıt Tarihi : 4.1.2025 16:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!