Kaan yine sıkıntılı bir iş gününden sonra evine dönmüştü. Evinde her zaman ki gibi yemeği hazırdı. Yemeğini yedi, televizyonun karşısına geçip seyretmeye başladı. Eşi gününün nasıl geçtiğini sordu. Baştan savıcı kısa cevaplarla geçiştirdi. Her an işi sona erebilirdi. Sıkıntısını eşine ve evine yansıtmak istemiyordu. Bu yüzdende konuşmak yerine televizyon seyretmeyi yeğledi. Fakat sıkıntısı yüzünden okunuyordu. Televizyon seyretmiyor habire kanaldan kanala atlayıp duruyordu. Eşi de bir şeylerin yolunda gitmediğini anlamıştı. Eşini daha fazla sorularla bunaltmak yerine çok yakınında oturan babasının evine gitmeyi yeğledi. Döndüğünde Kaan’ı hala bir kanaldan bir kanala zapping yaparken buldu. Bir kez daha eşine destek olabilme ümidi içerisinde bir sorunu olup olmadığını sordu. Kaan, “yok bir şey sadece iş yorucu geçti” diyebildi.
Ertesi gün işe yine işsiz kalma korkusuyla gitti. Gün boyunca stres içerisinde olabildiğince bütün dikkatini işine vermeye çalışarak koşturdu durdu. Mesai bitiminde kendisini bitkin hissediyordu. Adeta uçarcasına evine gitti. Yine yemeğini yedi, televizyonun karşısına geçip yine kanaldan kanala atlamaya başladı. Eşi Selcan, “Bugünde pek tadın yok. Bir hal var sende, anlatmayacak mısın? ” dedi.
Kaan durumu daha fazla saklayamayacağını biliyordu. “Fabrikada işler durgun çıkış verebilirler. O yüzden biraz tedirginim” dedi. Selcan, “Canın sağolsun herşey olacağına varır. Fazla kafana takıp da üzülme” dedi. Kaan içinden, “Kolaydı gelde kafana takma” diye geçirdi. Eşinin yalnız kalmak istediğini anlayan Selcan, “ben annemlere gidiyorum” deyip gitti.
Kaan eşinin nasıl bu kadar duyarsız kaldığını anlayamıyordu. Eşi döndüğünde vakit bir hayli geç olmuştu. Kaan’ın üzüntülü ve kaygılı hali devam etmekteydi. Kaan’ın bu halini gören Selcan, “Üzülme gerekirse bende çalışırım” dedi.
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta