Soğuk cennet
Gözlerin yokluğunda dokunuşların sensizliği ısıtmadığında
Saman parçasını tutuşan kibritlerin sensizliği ısıtmadığında
Ekimin ilk yağmurlarının düşününde sensizliği üşüttüğünde
Sensizliğin aydınlığına soğuk cennetin sisleri bürüdü yarınlara
Sokak lambaları yaktı ısıttı hayallerimdeki sis bakirelerini
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim