Zaman ağır ağır kayıp giderken avuçlarımdan
Ben yalnızlıkları yaşıyorum bu şehirde
Bu şehirki buz tutuyor geceleri
Ve büyüdükçe,gözlerimde büyüyor gözleri..
Şimdi gece yarısı, saat ikiyi çeyrek geçiyor
Uzaklarda küçük küçük kentlerin ışıkları yanıyor
Bir kaç kuru ağaç,birde karanlıklar, yalnızlığımı benimle paylaşıyor.
Nedense buz tutan bu şehirde bu gece hava biraz iyi
Gökyüzünde yıldızlarda var
Seyredalıyorum yıldızları
Bana birşeyler anlatıyorlar sanki;
(Sanmaki diyorlar geçmez bu günler
Baksana! Kaç mevsim geçti,kaç bahar.
Ne kadar çok şey bıraktın mazide
Ne kadar çok sevda eskittin.
Nerede o sokaklarında koştuğun kent?
Çamurdan oyuncakların,çelik çomağın.
Bilyelerin,topacın,çocukluk arkadaşların
Hani nerede, nerede?)
Ve yoldaş oluyorum yıldızlara
Anlatıyorum onlara içimden geçenleri.
Buz tutan bir şehirde saatlerle şavaşıyorum şimdi
Ne zaman kayıp gideceksiniz yıldızlar?
Sanki hepinizin gözleri bin yaşında
Yıllar öncede vardınız,şimdide varsınız
Bana teselli vermeye çalışıyorsunuz.
Ama hiçte bildiğiniz gibi değilim.
İçimde çok garip duygular var.
Anlatamıyorum içimden geçenleri.
Kimse bilmiyor anlamıyor beni
Artık çok yoruldum bu dün ya! dan..
21 Şubat 2008
ANKARA
Kayıt Tarihi : 10.3.2013 15:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
anlamı olmalı yaşanılanların yağan yağmurken üzerimize,güneş büyük nimetken nefes alışlara

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!