Nedir bu doğmaklığım
Batmış güneşe el açan avuçlar arasında
Parmak uçlarında bir soğukluk gibi geçti şu zaman
Teşhirciler aktı sağnak sağnak
Soğuğa aldırış etmeden zarif bir beden hayaliyle akşam olurdu
Alamadı beni zaman denilen çizelti
Kesif bir ağırlıktı bedenimin kubbesi
Ama parıltılar iniltiler oracıkta uçkuncasına çarpışırdı
Koparmağa gelmez dursun
Birbirlerinden bir parça
Galibi mechul bu harbin
Lezzeti vardı lahza lahza
Sonra kaçtım soğuktan
İlk gecenin uğultusundan kaçar gibi
Bedbin çehrem sırıtırdı
Duyduğu hoş sadalardı
Hissettiği boş sudurlardı
Tartıya gelmez bir ağırlıktı ufukta sendeleyen düşler
Yakıp yıkmalı küskün otları
Firarımıza çadır olsun ısıtsın bizleri
Üşüten ne beton ne mermer
Bir şey tutuştursak neye değer
Olamadığın şeyin
Elde edemediğin tenin
Meftunusun
Gaip koridorlarda gaip bir bilmeceye tutkunsun
Hikmet Demircan
Kayıt Tarihi : 12.3.2021 13:33:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hikmet Demircan](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/03/12/soguk-bilmece.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!