Soğuk,
Sıcak…
Hiç farketmiyor.
Akınca sular temizlemiyor.
Kırk tas su,
Kırk fırça darbesi,
Kırk yalanın her şeyi,
Darmadağın etmesi.
Saçlarım dümdüz oluyor küçücük akıntılarla,
Ruhum asla.
Kırk kere tövbe,
Kırk kere teslim,
Kırk kere ilan-ı sevgim…
Kar etmiyor.
Lanet var,
Kırk kere dön dür,
Kutsanmanın bir yolu olmalı,
Bir bulsam..
Sular içimi bile sürükleyip aldı,
Neden bir tek günahlarım arınmıyor?
Kırk defa da sordum,
Kırk bin defa da sorarım…
Ama su sadece şalkıyor.
Sesime aldırmadan,
Bildiğini okuyor…
Dur!
Nereye?
İçimdekileri de aldın, diyorum.
Kalbim erezyonuna mağlüp,
Lakin kutsanacaktık sözde,
Kırk avuç su…
Kırk bin günah,
Kırk bir bin su…
Neden hiç bir şey olmuyor?
Bir yolu olmalı.
Lanetlendik,
Kutsanmanın bir yolu olmalı.
Kırk defa yanmak,
Kırk defa ölmek,
Kırk defa yarım bitmek,
Yarım kalmak,
Yarım gitmek.
Kırk defa yarım ağız dolusu su,
Kırk defa öyle de mi denense?
Olmuyor…
Bir yolu olmalı kutsanmanın,
Lanet hiç ummadan,
Kutsanmak,
Beklendikçe asla,
Olmuyor…
Kırk göz yaşı katılsın sulara.
Kırk defa boğsun isterse de.
Bu lanetten kaçmanın bir yolu olmalı.
Bir kere kurtulucağız ve bitecek,
Lakin her şeyi kırk defa yaptık,
Bir defalık lanetimiz için kırk defa…
Olmuyor.
Kırk günaha,
Kırk bir istirham af.
Yalana mağlüp kırk gerçeğe,
Kırk bir var oluş.
Kırk şeytanıma kırk bir bin melek.
Sana hiç.
Kırk sana,
Kırk bir ben.
Soğuk,
Lanet…
Bitmiyor!
6 Temmuz 2007 Cuma, 17:55:34, Bremen
Diyap MansuroğluKayıt Tarihi : 9.2.2010 18:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

SEVGİYLE KALIN E Mİ
TÜM YORUMLAR (2)