O,
Bir zemheri ayında
Sıcacık yerinden çıktığında
Tenine yaşamın ilk soğuğu değdikçe ürperdi…
O,
Ağladı ilk ışıklar gözlerine yansıdığında…
Bir bakışki açıyor gönül muammasını,
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,
Devamını Oku
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,
'Ne sabahı göreyim,ne sabah görüneyim
Gündüzler size kalsın,
Verin bana karanlıkları
Islak bir yorgan gibi bürüneyim
Ötrün üstüme kara toprakları.'Necip Fazıl KISAKÜREK
Beklediğim anı özlettiniz ve şimdi artık ısınma zamanı
Yüreğine Sağlık
Saygılarımla
buda yorumsuz olsun agladıgım için yazamıyorum şair saygılarımla
O,
Kapattı sonunda kara gözlerini…
Kucakladı her insanoğlu gibi
Kara toprağı…
Derinliklerine indikçe kara toprağın,
Isınmaya başladı soğuk bedeni…
Isındıkça; “İşte” dedi kendi kendine,
“EVET, İŞTE ŞİMDİ ISINDIM” diye söylendi…
Ve moraran dudaklarında
İlk defa tebessüm belirdi O AN…
Yürek acıtan bir öykü içeriyor şiiriniz...Ne yazık bu kadar çaresiz ve acı içinde geçen ömürler o kadar çokki..
Yürekten kutları kaleminizi...Teşekkürler yazdıran yüreğe...
acı gerçekler,
bilmem ne zaman bitecekler,
umutla neyi bekleyecekler,
ama onlar bir bir sönecekler,
sessizce usulca örtecekler,
kime ne diyecekler,
tebessümle sadece gülecekler...
elinize ve yüreğinize sağlık...
Soğuğun Çocuğu
O,
Bir zemheri ayında
Sıcacık yerinden çıktığında
Tenine yaşamın ilk soğuğu değdikçe ürperdi…
O,
Ağladı ilk ışıklar gözlerine yansıdığında…
Dünyayı görmek, aşkı tatmak,
Sevgiyi anlamak için sevinçten mi?
Yoksa acılara göğüs germek için miydi? ...
Ya da bir hiç nedenle yok olacağına mı?
Ağladı işte, her doğan bebeler gibi bilinçsizce…
O,
Henüz altı aylıktı anasını kaybettiğinde,
O gece tatmıştı hayatın soğukluğunu…
Aranıp durdu sabaha kadar,
Sağını solunu yokladı başıyla…
Her gece uyuduğu sıcacık bağrını aradı anasının,
Elleriyle yokladı belki avuçlarıma gelir diye
Anacığının pamuk memelerini, ağzını açarak…
Olmadı bu defa dedi kendi kendine,
Olmadı! …
Kâh dilini emdi, kâh minik parmağını,
Oyalanarak bir umut diye…
Ağladı sabaha kadar, ağladı işte bilinçsizce…
Ve ilk defa minicik yüreği tanıştı o akşam
Tatmıştı hayatın ilk soğukluğunu…
insanları üşüten doğanın doğukluğu değil,hayat şartlarının dondurduğu soğuktur..çok güzeldi üstadım...beğenerek okudum..
kutlarım akıcı ve duygu yüklü çalışmanızı...tam puan 100..selam ve saygılarımla...ibrahim yılmaz.
Duyarlı dizelerinizi kutlarım.Gözyaşları içinde okudum.
Saygımla
Yarım kalan mutluluk çok güzeldi.Bir solukta okudum. Bunun için ayrıca kutlarım.
O,
Kanadı kırık, boynu bükük, yüreği ezik büyüdü…
Ama yılmadı, sıkıca sarılmak istedi yaşama,
Büyüdükçe hayaller kurmaya başladı,
Yüreğinde umutlar yeşertti…
Her yeşerttiği umudunu
Zemherinin kuru ayazı yakıp kavurdu…
O ENKAZ BAKIŞLI ÇOCUKLARDAN BİR TANESİYDİ...
GECENİN KOYNUNDA BUZULLARLA DANS EDERKEN MİNİCİK BEDENİ, ÖLÜMLE ISINACAĞINI BİLSEYDİ BU KADAR DİRENİR MİYDİ SAHTE TABLOLAR CENNETİNDE....
DUYARLISINIZ ŞAİRİM...
GÜZELDİ....
Sımsıcak, coşkulu, hoş bir çalışma olmuş...
Severek ve beğenerek okudum.
Tebrikler....
Nafi Çelik
İçim öyle dolup dolup taştı ki okurken,çok duygulu ,çok güzel satırlardı.Yüreğinize ,gönlünüze sağlık efendim.
Bu şiir ile ilgili 22 tane yorum bulunmakta