Orta şiddette poyraza beşik olurken deniz
Beyaz köpüklü dalgaya binen martı zarafetiyle
Salınıyordu sabah mahmurluğun hâlâ üzerinde…
İnsan az merak eder
Akdeniz’in köşesinden
Marmara’nın en kuytu körfezine
Mavi, maviydi gökyüzü
Bulutlar beyaz, beyazdı
Boşluğu ve üzüntüsü
İçinde ne garip yazdı...
Garip, güzel, sonra mahzun
Devamını Oku
Bulutlar beyaz, beyazdı
Boşluğu ve üzüntüsü
İçinde ne garip yazdı...
Garip, güzel, sonra mahzun
Ne YAZIK Ki...
Ve neden Sodom ve Gomore’yi hatırlatır
Manzara-i umumiye!
Yaşayan ilk kültürlerden kalan destanlardan başlayıp, günümüze kadar gelen toplumların tarihlerine bakarsak, bencilliğin, lüksün, şatafatın, büyüklenmenin sonunda helak olup, tarihten silinen kültürleri görürüz okuduklarımızda, yazılanlarda. Son 30 yıldır yozlaşmanın önünü alamıyoruz bir türlü. herkes kendini beğenmiş, herkes, kendi yaptığının en iyisi olduğu fikrine kapılmış, gidiyor kızılca kıyamet. ta ki, gemi bir kayaya toslayıncaya kadar ama geminin içinde biz de varsak vay o günki halimize. gene de, ben milletimden, duyarlı milletin evlatlarından hala umutluyum, bir gün her şey tersine dönüp, güzellikler yaşanacak diyorum. Bu umudumu hiç mi hiç kaybetmedim, gönülden inanıyorum. Duyarlı yüreğini, kalemini, içtenlikle kutluyorum.
Üstat çok güzel resmetmişsiniz tual üzerinde fırça uçlarıyla o kadar güzel dokunuşlar varki hayran kaldım şiir gibi bir şiir okumanın hazzıyla sevgi dolu yüreği selamlıyorum...
Saygılarımla...O.MERTOĞLU
Yakup Kadri Karaosmanoğlu tarafından yazılan Sodom ve Gomore işgal yıllarında İstanbul’da oluşan Batı hayranlığını konu edinmektedir. 1. Dünya savaşı sonrası işgal altındaki İstanbul’da oluşan çürümüş çevreleri kokuşmuş kişilikleri, bunlara ve işgal güçlerine karşı oluşan kinin oluşmunu anlatır.Evet kardeşim güllük gülüstanlik görünen türkiyemde her herkes kendi menfaatler üzerinde har vurup harman savururken, dşardan bakilinca günümüz türkiyesine oynanan oyunlar içimizdeki yerel hükümetin biroy ugruna gözlerini kapaması nelere gebe oldugu aşikardir.degerli kardeşimde bu şiirinde her kes kendi havasinda ama diyaor bunun bir kokusu çkacak ki herkes burnunu kapamak zorunda kalacak ..Degerli kardeşim Anlamlı içeriği fevkalede güzel bir eser tabiki anlayana sizi ve kalemini kutlar saygı selammlarimi gönderiyorum..
Sodom Ve Gomore Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun işgal yıllarındaki İstanbul'unu
adeta bir Honorio de Balzack niteliğinde anlatmaya çalıştığı, yer yer başarılı tarihsel nitelik taşıyan; milli değerlerini ve benliklerini kaybeden ve sadece dünya malını önemseyen insan anlayışlarının dikte edildiği güzel bir eserdir. Sodom ve Gomore'ye ithaf edilmesinin nedeni, adanmış toprakların ( Filistin-Küdüs, Şeria ve çevresinin ) Hz. Musa'nın Sina Dağı'na emir almak için çıktığı sürede ulusal benliklerini yitirerek yıkılmaya yüztutmuş, çöküntüye uğramış bir toplumsal ahlak anlayışının bir ölçüde hicvedilmesi niteliğini taşıyan kahramanların dejenere olmuş öyküsüdür. Kısaca der ki, insanları dejenere olmuş, ahlakı yozlaşmış, anlayışları durağan sabit nitelik kazanmış, değer yargıları sadece maddi değer ve çıkarlara bağlanmış toplum kahramanlarının benzerleri işgal altındaki İstanbgul'da yeniden gündeme gelmişlerdir. Dost şairin günümüzün yarasına parmak basarken tarihten örnek vermesi, tarihini bilmeyen inmsanların geleceklerinin ne denli kaos ve karmaşayla dolu olacağını işaret etmektir. Bilinçsiz, uyanmamış, uyarılmasına gerek duyulmamış, onların saf ve temiz duyguılarından yararlanılmış bir aldatmacanın işareti olarak gündeme oturmuştur. Severek, beğemiyle okudum. Kutluyorum. ++
Mükemmel. Takdire şayan bir karşılaştırma. Asrımızın dengesizliği ahenkli bir dilde ta yükseklerden uyarıyor, adeta ayna koymuş önümüze. Kutlarım güzel yürekli dostum. İyi ki varsınız. Selamlar.
farklı ve anlamlı bir anlatım...
serbestin en güzellerinden di.
kutluyorum Üstadım.
Sodom ve Gomore...Lut gölü ziyaretimde dinlemiştim hikayesini..Bir zamanlar en bereketli topraklarken insanların hırsları sapkınlıkları ve ahlaksızlarının önüne geçilmesi imkansızlaşması neticesi yok olan şehirler.İnsanın damarları çekiliyor hikayeyi duyduğunda.
Bir kere vicdanı susmuşsa insanın yuvarlanmayacağı uçurum kalmıyor. Hırs bitiriyor bütün değerleri. Kötülük işliyor her köşeye..Günümüzdeki yaşanılan olayları düşününce şiirin içeriği daha bir anlam taşıyor. galiba haklısınız telvelerle yazılacak hasret.Denizlerin köpüğü silemeyecek kötülüklerin izini.
Muazzam bir anlam ve anlatım.. Kutlarım kaleminizin güzelliğini. Sevgi ve saygı ile.
Bu şiir ile ilgili 118 tane yorum bulunmakta