Sizden gelenler-1 Şiiri - Âşık Enver Gür ...

Ben feleğe neyledim ki
Görür beni güler geçer
Bilmiyorum ne dedim ki
Bu sinemi deler geçer

Elinde oyun değilim
Eğilmiş boyun değilim
Sığır ve koyun değilim
Bakar bana meler geçer

Bayramı der feleğinden
Fayda gelmez meleğinden
Felek beni eleğinden
Her gördükçe eler geçer

ÂŞIK BAYRAMI

FİT OLDUM

Senden hicivler alınca
Girdim toprağa fit oldum
Aylardır böyle kalınca
Zincire bağlı it oldum

Yaptığıma çok az dedin
Yükü yükledin gez dedin
İçi kurtlu kiraz dedin
Vazgeçtim ondan dut oldum

Gürkani’nin gözü idim
İçindeki özü idim
Bayramı der kuzu idim
Biranda sanki kurt oldum

ÂŞIK BAYRAMI

GÜRKANİYE

Kendi çay evine geçmiş oturmuş
Gönümüz şairi usta Gürkani
Şiirleri çiçek gibi işlemiş
Kaderine küsmüş hasta Gürkani

Bağı varda bahçesinde biten yok
Ses istiyor etrafında öten yok
Terk edilmiş ellerinden tutan yok
Gönül bahçesinde deste Gürkani

Âşık Bayramiyim özünü gördüm
Elinde bir kırık sazını gördüm
İçinde kanayan közünü gördüm
Feleğe yapıyor beste Gürkan
ÂŞIK BAYRAMI

BAYRAMIYE

Çay evinden zarar ettim kapattım
Size ömür ettim posta Bayramı
Kâr edeyim derken baktım ki battım
Sermayemde gitti üstte Bayramı

Bahçemde biten var fakat alan yok
Bedava isterler öyle talan yok
Ben muhtaç değilim bundan yalan yok
Her zaman hazırım reste Bayramı

Gürkaniyem gönlüm sevgiden yana
Bir daha düşerse yolun buyana
Üç sazım var biri vereyim sana
Sen yer ki benden iste Bayramı

ÂŞIK GÜRKANİ

AL GÖTÜR

Ucuzluk düdük çalıyor
Duyabilirsen al götür
Zaman üstüne zaman geliyor
Sayabilirsen al götür

Fakirler vurdu karaya
Maaş yetmiyor kiraya
Tere yağı on liraya
Yayabilirsen al götür

O geçen günleri çağırt
Doğmayan danayı doğurt
Beş liraya çıktı yoğurt
Yiyebilirsen al götür

Zam ile yapılır konut
Yeme içme bunu unut
Hayat olmuş çürük armut
Soya bilirsen al götür

Bayramının bağrı yara
Gürkaninin bahtı kara
Gömlek olmuş otuz lira
Giye bilirse al götür

BAYRAMI

OLMASA

Enver beye kaynamazdı
Bu bendeki köz olmasa
Aşk adında oynamazdı
İçimdeki söz olmasa

Gürkaniyi görmez idim
Sevmez idim bilmez idim
Bu kalbimi vermez idim
Gel bendeki göz olmasa

Bayramı aşk şahit olsa
Sevişenler şehit olsa
Hepsi sana ait olsa
Çürüyüp ta toz olmasa

BAYRAMI
Yukarıdaki aşk Allah aşkıdır.

KAZAN YOK

Düğümlendim düğümlendim bağlandım
Ne yapalım bu düğümü çözen yok
Hocam yaprak döktü benki çağlandım
Bu gazelin seslerini sezen yok

Hurdaya çekilen yavuza döndüm
İçi bulunmayan cevize döndüm
Suyunu kurutmuş havuza döndüm
Dolu olsam içimizde yüzen yok

Bayrami kaptansız sefine gibi
Acep suçu nedir affı ne gibi
Gürkani haraba define gibi
Kazma alıp defineyi kazan yok

Müsadenle hocam
BAYRAMİ

Bu şirin hikâyesi şöyledir.
Yıllar önce bir çay evim vardı Türkiye’nin her yanında âşıklar gelirlerdi. Bayramı mahlaslı bir kardeşimizde gelmişti. Yıllar sonra bu âşık bayramı kardeşimiz cep telefonuma bana hitaben yukarıdaki atışmayı mesaj çekti. Bende ona cevaben şu üç dörtlüğü yazdım