Siz Yastayken Sevda Türküleri Söyleyemem

İbrahim Şahin 2
532

ŞİİR


24

TAKİPÇİ

Siz Yastayken Sevda Türküleri Söyleyemem

SİZ YASTAYKEN
SEVDA TÜRKÜLERİ SÖYLEYEMEM

Şiirim;
sanma ki kalem yazar
sözcüklerde dizilirim
şairin yüreğinde kanayan, kandamlası
gözünde göz nuru
ufkunda güneş kızılı, şafağı saran
göğünde çakar şimşek, gönüller titreten
yanağında açan tomurcuk, has güller tanesi, rengârenk

Bırakın!
şairin sözü gibi susayım, tek bir mısrada
Bırakın! Coşayım ırmaklar gibi, uzayıp gideyim…
sel suları gibi bulanayım, göl suları gibi köpüreyim
dalgaya bürünüp kabarayım, buharlaşıp serpileyim

Meydanlarda söylenmiş nutuk değilim, avutamam
yüzler damardan süzülmüş, yürekten fırlamış bir ok
bir şamar gibi şaplarsa suratına, saplanırsa yüreğine
Bil ki ben şiirim
şairin yürek sızısı, süslü nutuk değilim
ben şiirim

Kanayan yaranın damlasıysam
bürünemem pembeye
kavganın çığlığıysam
giremem kaftanî kostümlere
maskeler takınıp, çalamam kapını
giremem köşküne, bağdaş kuramam sırça sarayına
yas tutarsam eğer yasına, varsın türkü havası olmasın

Çehren gibi biçimsiz, umutların gibi sönük
nasırların gibi, boğum boğum, denksiz darmadağın…
hitap etmiyorsa deryalara gark gül yüzlere, varsın etmesin!
bir yılan gibi sarılıyorsa matemin, diniyorsa acıların
bir damla serpinti, düşüyorsa çatlayan yüreğine
aralanıyorsa umudun perdesi, ışıyorsa gözün
tebessüm düşüyorsa gece karanlığı yüzüne
bil ki ben şiirim!

Tezeğe sarılı ter kokuyorsam, buram buram
acı serpilmiş, çeşniye bürünmüşsem, çeşni çeşni
perde perde kapanmışsam, yitik kaçık umutlarda
ışık ışık süzülmüşsem karanlığa
bil ki ben şiirim!

Dert dağlarının eteğinden
fışkıran bir pınarsam
bulurum bir yol
akar giderim dertler gölüne, denizine
yürekten damlayan bir damla kansam
damlarım yaralara
yarada sargı; sarılırsam yaraya
tuz olur basılırsam
ben şiirim!

Yas tutuyorsam mısra mısra
yasım; şairin, yasım; sizin
sevda türkülerine bürünmüş
çalınıyorsam sazın telinde
okunuyorsan yârin dilinde
sevdam sizin, sevdam şairin

’’Siz matemdeyken, sevda türküleri söyleyemem
ben şiirim! ’’

Uykularda uyumaz
rüzgârlarda savrulur, seherde gezinir
seyyah olur, dur durak bilmez
gönülden gönüle göç eder
kına girmez, tek renge, tek dile gizlenmez
tapulanmaz
şırılar akar, pınarlar gibi; sessiz...
ırmaklar gibi coşkun

halaylarda halay başı
matemlerde gözyaşı
sofrada bir lokma
sevdada bir tatlı söz
okşuyorsam gönlü
’’İşte ben o zaman şiirim!
Şiirim; şiirin hası şiir’’

İbrahim Şahin

İbrahim Şahin 2
Kayıt Tarihi : 6.8.2007 12:44:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • İbrahim Şahin
    İbrahim Şahin

    cok güzel bir şiir kutluyorum yüreğinize sağlık
    ulas73

    Cevap Yaz
  • Lütfiye Yardımcı
    Lütfiye Yardımcı

    tebrikler

    Cevap Yaz
  • Selahattin Bakır
    Selahattin Bakır

    harika olmuş sizi kutlarım

    Cevap Yaz
  • Ramazan Yaşar
    Ramazan Yaşar

    Dert dağlarının eteğinden fışkıran bir pınarsam
    Bulurum bir yol, akar giderim, dertler gölüne denizine
    Yürekten damlayan bir damla kansam, damlarım yaralara
    Yarada sargı sarılırsam, yaraya tuz olur basılırsam ben şiirim

    Yas tutuyorsam mısra mısra, yasım şairin, yasım sizin
    Sevda türkülerine bürünmüş çalınıyorsam sazın telinde
    Okunuyorsan yârin dilinde, sevdam sizin, sevdam şairin
    Siz matemdeyken, sevda türküleri söyleyemem, ben şiirim
    ... bu militan değil ki üstadım... derviş gibi bir şey ... dergahta yer var mı?

    Cevap Yaz
  • Namık Cem
    Namık Cem

    yine güzel bir çalışma tebrikler
    namık cem

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (9)

İbrahim Şahin 2