Yürek er meydanında
Her şeyimi belli ettim
Siz doğmayan güneşim olurken
Ayaz estirdim geceye
Yangın çıkarttım gündüze
Yangınıma kum estiği de oldu
Rüzgarıma dünyanın yandığı da
Kömür olup yandım
Gönüllerin mangal sofrasına
Buyur dedim buyur
Kalemde sizin, kitapta
Şiirim de sizin, defterimde
Yüreğimde sizin, gönlümde
İster okuyun yüreğimi
İsterseniz yakın gönül kitabımı, defterimi
Yada kırın kalemimi
Nasıl olsa tek taraflı adalette
Hâkimde, savcıda, yargıçta, avukatta
Poliste, komiserde sizsiniz
Siz tanık, bense sanık
Nasıl olsa lanet fatih güleri
Kalbîmin suçundan dolayı
Yakalatan savcıda, yakalayan poliste
Sorgulayan komiserde, savunamayan avukatta
Kalemi kıran hâkimde
Kararı uygulayan yargıçta sadece sizsiniz
Size baştan dediydim
Hakka boynum kıldan ince diye
Hak ettiysem kırılmaya
Sehpamı hazırlayın hemen
Nasıl olsa nedensiz ölmeye alıştım
Son kararınızdan sonra
Bin kez daha ölsem
Ne fark edecek
Sizin görevi bu
Suçsuz mahkumu öldürmek
Ama ölmeden önce
Son arzumu soranda yok
Sorulsaydı hazırdı cevabım
Kapanacak gözlerimi öbür dünyada açınca
İnsanın tek tırnağını bile görmemek
Ne kadar acı dilektir soracaksanız
Ona da cevap hazırdır
Hepinizin her anımda bana yaşattıkları
Daha acısını yaşatacakları yanında
Şu son arzum
Hepinize her zamanki gibi ödüldür
Zaferinizi ilan edip
Sevinç çığlığı atarak
Bayrağı göndere çekebilirsiniz
Daha ben ölmedim
Ama ölünce herkes unutsun beni
Çünkü mahşer kapısından çıkınca
Yüreğime taş basarak
Yapayalnız hayatı seçeceğim
Özel insanlarımın cennet köşkünde
Yeri çoktan hazırlandı merak edilmesin
Evet bunu boşuna düşünüp yazıyorum
Herkeste bendenizi ölmekten besbeter ederek
Boşuna yeryüzünde yaşıyorlar.
Kayıt Tarihi : 1.4.2019 18:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!