Adım sevinci, bir bey kızı idim;
Güllerin bülbüllere nazı idim.
Ben Kazanda han karısı olmuşdum,
Pâdişâha can yarısı olmuşdum.
En şanlı kalâ o bizim Kazandı;
Fakat fesad kaynayan bir kazandı.
Birbirlerini yerler idi Tatarlar...
Böyle milletler elbette batarlar.
İki takım olmuşdu beyler, millet;
Mahv ederdi, etdi bizi bu illet.
Ruslar bunu fırsat bildi; bir ordu
Kazanın önünde ordugâh kurdu.
Kelle koltukda aylarla cenkleşdik,
Kılıclar, oklar, yaylarla cenkleşdik.
Âher Ruslar her tarafdan üşüdü,
Başlar uçdu, devrildi Kazan düşdü.
Nice er öldü, yere tutsak oldu.
Artık Kazan, Han, Tatar toprak oldu,
Kanlı elli Ruslar beni tutdular;
Sanki yılanlar bir serçe yutdular.
Ben de esirler arasındayım ah...
Günahım ne idi?! Of, yandım, Allah...
Dediler:"Tez ol! Hadi, Moskovaya;
Vedâ... Kazandaki kıra, ovaya..."
Dedim:"Sâde, izin verin, erimi
Son bir göreyim. Sonra da derimi
İster koparın, ister yüzün, yakın!
Sonra da keyf ile seyrine bakın!"
**
Aldılar, gitdik; girdik türbesine.
Başım döndü, türbe döndü tersine.
Kucağımdan oğlumu koydum taşa,
Islak, bulanmış benden akan yaşa.
Altun başlığımı bir çaldım yere.
Ağladım, san sözlerim bir dere.
Mezarına yüzü koyun kapadım;
Bir şeyler oldu, yer yıkıldı sandım.
Açıldı ağzım, sanki bülbül oldum;
Her sözüm ateşdi, yandım kül oldum.
Saldat, Kazak, Mezar, Han dinlediler.
İnsanlar, taşlar, kubbe inlediler.
**
Vurdum, vurdum taşa, başımı kırdım;
Var kuvvetimle bağırdım, haykırdım;
Yoldum saçlarımı, akdı al kanlar.
Acır, ağlardı hâlime bakanlar.
Denirdi ki kargalar pencçe takmış,
Bir gülü yırtmış, gülün rengi akmış...
Akan kan, yaş birbirine karışdı;
Sanki yüzümde ateş su barışdı.
Kan yaşı boyayor, göz tıkayordu.
Yüksekden bir ses dedi bana:"Söyle!"
Ben de yüksek sesle söyledim şöyle:
"Safagereyim! A Safagereyim!
Aç, sinini aç! Koynuna gireyim...
Sen dünyâda eşsiz handın, sen birdin.
Ah, pek vakıtsız kara yere girdin.
Niye beni koyub tek gitdin söyle!
Bunu öksüz, beni dul etdin böyle?..
Kalk, kalk da bir kere bak Kazan noldu?..
Düşmanın Rusa karın esir oldu...
Bunların elinden beni alsana!...
Kurtar beni! Geldim sığındım sana.
Karanlığa kaçayım, kabriği aç!
Çabuk aç! Boynuma takılmasın haç.
Kaygu içindeyim, meded irişdir!
Etme! Beni al! Bu yaman bir işdir...
Kabrin olsun sana bana han tahtı...
Ölmemek olmasın suyunun bahtı...
Beni dinle! Şunlara kıvanç verme!
Gıruzninin kârına kazanç verme!
Tâze, matur bigen ölsün de bitsin.
Dili ayrı yad yere nasıl gitsin?!...
Yaşımı dindirecek bir kimsem yok.
Bu ölümcül derde hiç emsem yok.
Kime derd yanayım? Sana söz ilmez...
Oğlumsa sütden başka bir şey bilmez.
Babama söylesem... o uzakda pek.
Dul kaldım, kimsesizim, tek kaldım tek.
Sevgili Han! Cevap ver! Dargın mısın?
Korkunç mezar! Bu kılıca kın mısın?
Yazık! Pek yazık! Kötü yazım varmış...
Ey Tanrı; Benim kime nazım varmış?!
Gözlerimde yaş de bitdi... Neyleyim?!...
Ağlayamam. Gönlü neyle eyleyim?!
**
Aldılar beni, kayığa koydular.
Hanlık adını Kazandan yoydular.
Gidiyoruz Moskovaya ırmakdan.
Ruslar şen beni yurddan ayırmakdan...
Bir son bakış ile Kazana bakdım,
Hasret ateşine gönlümü yakdım.
**
Kazan! Kara Kazan! Ve kanlı kazan!
Kaygular kaynayan katranlı kazan!
Eh... Başından tacın düşdü, kul oldun.
Sen de benim gibi hansız, dul oldun.
Eski bayramları her gün hatırla!
Mâtem içinde, durma, tüm gün ağla!
Nerde kızlarığın şen türküleri?!..
Nerde saçlarının hoş örgüleri?!
Sokağında oynar balalar nerde?..
O çocuklar, kızlar, erler hep yerde
Baal akar pınarların vardı senin.
Gözü kör olsun suyunu kesenin.
Tâliha bak! Şimdi unlardan akan
Kadından, erkekden boşanan yaş, kan...
İnsan dili bilir, tez uçar bir kuş
Olsan şimdi bana. Ah o da yokmuş.
Söylese idi babama bunlaraı,
Oynanan kanlı, kızıl oyunları,
Deseydi nihâyet: "Kızın Kazanda
Bir mezarlık yer istedi son anda.
O da verilmedi. Gözü kan dolu
Gidiyor Moskovadır, şimdi yolu."
..
Kayık yürüdü uzana uzana.
"Kazan! Kazan!" dedim, bakdım Kazana.
Bakdım ağladım, bakmadım ağladım;
Hem ağladım, hem karalar bağladım.
Yakışır mı idi Sevinc ağlaya?!..
Olur mu hiç, gül karalar bağlaya?!..
**
Eyvâh!... Sıyun Bige, gözü kan dolu
Gidiyor, Moskovadır hâlâ yolu...
Kayıt Tarihi : 21.3.2019 00:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Rıza Nur](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/03/21/siyun-bige.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!