Siyasi Sembol ve Slogan Tuzakları Kimin ...

Her siyasi aktör insanlık yararına bir düşünce yerine bir sembol ve slogan üretir siyaseti bunun üzerine kurgularsa onun karşısınada semboller ve sloganlar üretirler.

Bir toplum böyle ayrıştırılarak bölünür.

Siyasetin dili bu ülke de duygu sömürüsü dışına bir türlü çıkamıyor. Her ideoloji aynı çukurda debelenip duruyor.

Çünkü siyaset ilkesiz yapıldığı için akıl ve düşünce kaynaklı siyasete alan kalmıyor.

Gereç ırkçı, gerekse mezhepçi tüm sembol ve sloganların içi boştur.

Her zihniyet kendi kitlesini diri tutmak için slogan ve sembol kullanır.

Eğitim seviyesi düşük cehaletin yüksek düzeyde hakim olduğu kabile tarzı bölünmüş sürülere çok farklı inanışlar ile bölünmüş her toplum bu tür tuzaklara sömürgecilik anlayışı tarafından düşürülür.

Her mahalle ötekine taş atarak kavga ederken sömürgeciler aralarından birisini ele geçirir ve sömürüye devam eder.

Yetmiş beş yıllık çok partili siyasi geçmişin özetidir içi boş sembol ve slogan siyaseti.

Bölücü ideolojik siyaset anlayışı ulusal siyaset anlayışı ile birebir ters bir gidişattır.

Amasya tamimi yayınlandığı zaman Mustafa Kemal Atatürk'e siyasi partiler olup olmayacağı sorulur?

Bizim siyasi partilere ihtiyacımız yoktur ulusal birliğe muhtacız der.

Bölünmüş sömürüye hizmet etmek için birbiri ile kavga ve yarış içinde olan siyaset yüzünden bir asır kaybederek bugün yine aynı noktaya geldik.

Cumhuriyet Halk Partisi birlik beraberlik ve bütünlüğün büyük kayası olup Halk için Cumhuriyete sahip çıkması ve devrimi yaşatması gereken Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Mustafa Kemal Atatürk'ün en değerli iki eseridir.

Türkiye Cumhuriyeti'nin sonunu getirmek için Cumhuriyet Halk Partisi hedefe konuldu.

Eğitim ve öğretim din düzeyine düşürülerek Türk ulusu hedef alındı.

Çok partili siyasi yaşam denemesi Mustafa Kemal Atatürk zamanında da denendi. Sonuç hilafet ve şeriat adına faaliyetleri toprak ağalığı sömürüsü yararına başlattığı için son buldu.

Mustafa Kemal Atatürk'ün yaşama vedası sonrası hemen harekete geçtiler çok partili siyasi yaşam her mahallede bir milyoner üretmeye devam ettiler. Darbeler ve ekonomik kriz adı altında soygun yaparak devletimizin ve Türk ulusunun sonunu getirmeden ibretlik olup bittiler. Gitmeden daha fazla zarar vermemeleri için yıllardır uyarıyorum. Tam tersine gittiler.

Bölünmüş siyasi anlayışların herhangi birisini veya bir kaç bir araya gelmiş ittifakı sömürge ele geçirdiği zaman gizli bir niyete bürünmek zorunda kalır. Gizli niyetini toplumdan saklamak, toplumun milli duygularına oynayarak oy toplama yoluyla bunu maddi bir güce dönüştürmek ve bu gücü toplumun aleyhine yetkiyi aldıktan sonra kullanmak ulusal siyaset ile uzaktan yakından bir ilgisi yoktur. Ülkemizde çok partili siyasi dönem bu döngünün dışına çıkarak tüm ulusun yararına fikre dayalı ilkeli siyaset üretemediği için kendi sonunu getirmiştir.

Sembol ve slogan Atatürk ile aldatanların aracıdır.

Cumhuriyetin ilanı sonrası Cumhuriyetin arması ne olmalı sorusuna yanıt aranırken Atatürk ne kurdu ben zekanın simge ve armasını istiyorum demiş.

Prof Dr Afet İnan Mustafa Kemal Atatürk'ten yazdıklarım adlı eserinde öyle diyor.

Atatürk ile aldatanları alt ede ede ilerliyoruz.

Sembol ve slogan zulmü ile aldatmak bitmiştir.

Fikir yerine sembol ve slogan tartışması ile siyaset yapıyorlar.

Bunlardan bu ülkeye bir fayda gelir mi?

Milli takımı fanatizmi etkilemek amacıyla alet etmek ne kadar doğru?

Batı çetesine ders kamulaştırma devrimi ile verilebilir.

Sembol ve slogan ile hiçbir sonuç alınamaz.