Siyah Saçlı Mihriban

Hasret girip kapıdan, güneşler dürülünce,
Ne hoşuma giderdi, saçların örülünce,
Öldüm sanki telaştan, yar göze görülünce,
Ne olmuş bir dakika, durmuş ise sol yanım,
Ne olmuş son bir defa, vurmuş ise sol yanım.

Söyleyin o feleğe, sevdama ilişmesin,
Uzaktan Seyredip te, gönül bet alışmasın,
Gördüm ya bir defacık, daha da çalışmasın,
Ne olmuş bir dakika, durmuş ise sol yanım,
Ne olmuş son bir defa, vurmuş ise sol yanım.

Ben mutlu muyum sanki, sen orada ağlarken?
Her bir damla gözyaşım, yüreğimi dağlarken,
Islanmış kirpiklerin, gözyaşını doğrarken,
Ne olmuş bir dakika, durmuş ise sol yanım,
Ne olmuş son bir defa ,vurmuş ise sol yanım,

Ayrılık bir milattır, can-ı içinden sıkar,
Kavuşmak mahşerdeyse, beni işte bu yıkar,
Ölmek ise uğrunda, daha bundan ne çıkar,
Ne olmuş bir dakika, durmuş ise sol yanım,
Ne olmuş son bir defa, vurmuş ise sol yanım,

Bu aşkta ben körebe, sende yazık ebesin,
Mutlulukta sayarken, acılarda sobesin,
Kazaya uğramadan, sanki ölmek gibisin,
Ne olmuş bir dakika, durmuş ise sol yanım,
Ne olmuş son bir defa, vurmuş ise sol yanım.

Geldi ölüm meleği, beklemez seni bu can,
Kıvırcık saçlarına, düşer miydi Mihri can,
Ey mecnunun sevdiği, siyah saçlı Mihriban,
Ne olmuş bir dakika, durmuş ise sol yanım,
Ne olmuş son bir defa, vurmuş ise sol yanım,

Kahıroğlan bu sevda, umutsuz naçar gibi,
Ecelin şerbetinden, bir yudum içer gibi,
Köprüler yakıp ta, sırattan geçer gibi,
Ne olmuş bir dakika, durmuş ise sol yanım,
Ne olmuş son bir defa, vurmuş ise sol yanım.