SİYAH BEYAZ İSTANBUL
I.
durdu tren
durdu sise aldırmayan kum saati
Hadi sende vur
Adettendir,seven vurulur
Sevilenindir gurur
Sevgi dolu dizgin
Sevgi içten
Sevgi savunmasız
Devamını Oku
Adettendir,seven vurulur
Sevilenindir gurur
Sevgi dolu dizgin
Sevgi içten
Sevgi savunmasız
anlaşıldı, bir kere kesin uzun olacak
Herkese merhaba,
İlk kez internet üzerinden bir yarışmaya katıldım ve aldığım sonucu gerçekten beklemiyordum. Geçen sene antolojide yarışmaya katılan şiirleri görmüştüm ve İstanbul deyince çoğu şairin İstanbul'un geçmişine ve geleneksel şiir diline sarılması beni şaşırtmıştı. Bu yıl işte bu nedenle bu yarışmaya katılmayı, derece almasam bile sesimi, bir kadının ondalık sessizliğini duyurmayı istemiştim. İstanbul hiçkimsenin ve herkesindir.
Yarışmaya gelince bunu irdelemek daha zor.Yarışmayı düzenleyenler vardır, yarışmaya katılanlar vardır, yarışmaya katılan ürünlerden en iyilerini seçmeye çalışan şairler vardır. Zor iştir. Bir de konu şiir olunca iş daha da zorlaşır. Şiir alabildiğine öznel bir 'şey'dir. O nedenle neden 'o' birinci oldu da ben olamadım ya da dereceye girmedim demenin mantıklı bir yanı yoktur ve bu konuda yapılan tartışmalar tartışanları hiç bir yere götürmez. Seçici kurulun ve yarışmayı düzenleyenlerin neden bu yarışmayı düzenledikleri, neden onu değil de bunu seçtikleri sorulamaz kendilerine ( ikitidar ve tahakküme kadar uzanan çok geniş ve sonuçsuz bir tartışmayı kapsar). Tüm yarışmalarda yarışmayı düzenleyen (ler) hangi ideolojiye veya dünya görüşüne sahip olursa olsun yarışma düzenlemek konusunda hemfikir olduklarından ve yarışmanın doğası gereği tüm yarışmalarda aynı sorunlar gündeme gelebileceğinden, en baştan yarışmalara karşı olmak ve katılmamak olabilir yapılabilecek olan tek şey .Ya da yarışmayı düzenleyen zihniyete karşıysanız ama kendi sesimi duyurmak istiyorum diyorsanız onların beklediğini yerine getirmek yerine kendinizi kendiniz gibi ifade eden bir ürünle karşılarına çıkarsınız, 'ben de varım' demek için. Bu durumda yarışmadan olumlu bir sonuç almayı da beklemezsiniz doğal olarak. Aynı durum dergicilik ve yayınevleri konusunda da geçerlidir. Bir ürününüzü yayınlamaları için onlara gönderirsiniz, basarlar ya da basmazlar, bu onların insiyatifindedir, sizi beğenir veya beğenmezler, bu durumda neden benimkini değil de öbürünü bastın ya da yayınladın, benim ki de güzel deyip dava açmaya kalkışmazsınız. Eğer kendi ürününüzün güzelliğinden, kalitesinden eminseniz ve bazı birilerinin bunu görmezden gelmesine ya da anlamamasına katlanamıyorsanız, dergilere şiir, yayınevlerine dosya göndermezsiniz, kendi derginizi veya sitenizi veya yayınevinizi kurarsınız. Bunu yapamıyorsanız fanzin çıkarırsınız veya duvar yazısı yazarsınız veya susarsınız...Seçenekler çoğaltılabilir. Ama hiç birini yapamıyorsanız ve yine de ' ben illa ki popüler olacağım, kimse anlamasa da herkes tarafından anlaşılacağım, herkes beni sevecek' diyorsanız ben kendi adıma bunun akli karşılığını bulmakta zorlanırım.
Şiirin değeri parayla ya da başkalarının beğenisi gibi başka bir değer belirleteci ile karşılanamaz. Bu tür yarışmalarda para ödüllerinin şairi ya da yazarı desteklemek ya da motive etmek amacıyla verildiğini düşünüyorum, kimse para kazanmak amacıyla böyle bir yarışmaya katılmıyordur diye umuyorum.
Jürinin beğenmemesi dereceye giren şiirler dışında yarışmaya katılan şiirlerin daha kötü olduğu anlamına gelmez ve onlara değer yitirtmez yine aynı mantıkla mansiyon alan bir şiir birinci olan şiirden 'sizce' daha güzel olabilir. Eğer anlaşılmadığınızı düşünüyorsanız Mevlana'nın bir sözünü hatırlatmak isterim bu noktada 'anlattığın karşındakinin anlayabildiği kadardır'. Bana özel mesaj yazan ve ziyaretçi olarak görüş bildiren herkese teşekkürlerimi buradan iletmek istiyorum.
Ayrıca hiç bir görüşü uygunsuz bulduğum için silmeyeceğimi de son söz olarak bildirmek isterim. Bu siteye diğer sitelerden sırf bu ; 'beğenilmeyinin yok edilmesi, uygunsuzsa yok et' aczine düşmüş mantıktan nefret ettiğim için geldim. Herkes kendi söylediği sözün arkasında durabilmelidir, söz gider yazı kalır, bana edilmiş bir hakaret veya yergi, yazarına aittir. Sevgilerimle...
Yarışmaya katılan onca şiir içinde bir tanesi birinci olacaktı ve jüri üyeleri de belliydi, ödülde herşey belliydi. Aday olupta kazanamayınca ileri geri konuşmak bence abes kaçıyor ve sırf bu yüzden sizin şiirinize saldırmaları hiç etik değil ve şaire yakışmıyor.
Farklı bir İstanbul şiiri ve işte böyle olmalı bence İstanbulun tarihini, coğrafyasını ve semptlerini kitaplardan okuyabiliyoruz ama İstanbulun şaire hissettirtiklerini şiirde okumak güzeldi..:)
birinciliği hak etmiş bir şiir kutlarım sizi... :)
yazılanları okuyup üzüldüm gerçekten güzel bir eser var ortada ama bazı yazılarda kabullenemez bir tavır sezinledim ve etik bulmadım şairi tebrik ediyorum...
öncelikle kutluyorum sayın Betül Yazıcı
birinci ve ikinci olan şiiri okuduktan sonra böyle sade, günümüz türkçesiyle yazılmış bir şiiri, seçici kurul, nasıl üçüncülüğe layık görmüşler çok şaşırdım doğrusu!!!
bikez daha kutluyorum.
TEBRİKLER BAŞARILARINIZIN DEVAMINI DİLERİM...
O güzel şiirinizi ve sizi kutluyorum
Yüreginizden sevgi kaleminizden şiir eksik olmasın
www.siirler.senligi.com
Tebrikler,
başartınızın devamını dilerim.
Asım Yapıcı
ya bir türlü anlayamiyorum,
biz ne bir ümit yasar oguzcan,
ne bir atilla ilhan,
nede bir sezai karaco uz...
Bir Yarismada, birinci veya ikinci secilmek icin,
illa büyük bir sair mi olmak gerekiyor, bilmiyorum...
Bazi yorumlari okuyunca,
sadece kiskanclik görebiliyorum....
Demekki birinci veya ikinci secilmeyen arkadaslar,
o kadar iyi degillermis ki,
bu kötü birsey degil...
Oturupta bir siir yazmak zaten bir ayrilacilik...
Bir anlik olsada
kendi hisslerini ifade etmek,
duygulari kaleme dökmek...
Bunun birinciligi zaten burda...
Yorumlari okuyunca,
inaninki birincinin veya ikincinin burnundan getiriyorsunuz...
Yada yazilmis tarz anlasilmiyor sanirim..
Yazik,
bazi türk arkadaslarimiz demekki
eski türkiceyi hic bilmiyorlar...
Bende pek bilmiyorum,
ama yavas yavas okuyup anlayabiliyorum...
Anlamazsam da,
bir daha okuyorum...
Gözlerimle, yüregimle....
Sairin yazdigi an, hangi duygularla yazdigini düsünerek okuyorum...
Ümit yasar oguzcanin dedigi gibi
Bir insanin gözlerine baktigimizda,
yer alti nehirlerini düsünebiliyorsak
her birimiz bir sairiz!
Sonuc su ki:
Böyle böyle yaz sair olursun diye bir kural yok bence,
veya siir böyle böyle yazilir da diye bir kural yok...
Yeterki yazdiklarinla baskalarinin yüregine dokun...
Buda benim düsüncem...
Ve Betül Hanim,
sizi yüregimle kutluyorum!!
Sevgilerimle, Genc bir Sair
ya ne bu şiirler hepside sadece edebiyat yapmış büyük şairlerin şiirleri böyle değilki başarı kriteri nedir acaba
Bu şiir ile ilgili 91 tane yorum bulunmakta