SİYAH BEYAZ İSTANBUL
I.
durdu tren
durdu sise aldırmayan kum saati
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Jüri olarak katıldığım bir yarışmada, beğendiğim bir şiiri, kafiyesiz olduğu için beğenmemişti diğer arkadaşım. Yahu yorumları okudukça da ülkemizde şairlerin neden okunmadığını, şiir kitaplarının neden satılmadığını anlamaya başlıyorum. Eleştiri güzel şeydir de kardeşim, insanın eleştiri yaptığı konuda biraz bilgi sahibi olması lazım. Kimileri 'Ölçüsüz, kafiyesiz şiir mi olur!' demiş, kimileri ' Şiirin dili sadece ve sadece Yunus Emre'nin kullandığı dil gibi saf ve temiz olmalı.' ...vb. şeyler söylemiş. Şiirde zihniyeti ve zihniyeti etkileyen unsurları bilmeyen, şiirde gelenek ne demek bilmeyen insanlar şiirin gittiği rotayı eleştirmiş durmuş. Fuzulî günümüzde yaşamış olsaydı, bence aruz ölçüsüyle yazmazdı. Yukarıdaki şiiri bu ölçütlere göre eleştirmek, grekoromen stilde güreşen birisine 'Sen neden yağlı güreş yapmıyorsun.' demek gibi bir şey. İnsan değişirse, sanat da -istisnalar hariç- az ya da çok değişir kardeşim. Günümüz insanı, bunalımları arasında sıkışmış kalmış; kimsenin kimseye güvenmediği ve teknolojik gelişmelerin takibinin dahi mümkün olmadığı bir çağda yaşıyor. Şiir de bu sosyo-kültürel ortama ayak uydurup hızlı bir değişim içine giriyor. Değişimi kabullenemeyen bir toplum olarak da hemen sataşmalara, bel altından vurmalara giriyoruz. Ölçüyle yazanlara yahut kafiyeyi kendi adına vazgeçilmez görenlere değil lafım, lafım kendi estetik inancı dışındakileri olur olmaz karalayanlara. Bu böyle devam ettikçe de gelişemiyor; siyasette olsun, sanatta olsun, sporda olsun birbirimizi yeyip duruyoruz. Bu şiir bence gayet başarılı olmuş. Eleştiri olarak değil de bir saptama olarak düşündüklerim; son dönemde imge kullanımında, ön plandaki çoğu şair kendi bilinçaltına iniyor ve okuyanlarda çağrışım uyandırmaktan uzak kalıyor. Sanırım okuyucuyu sıkıntıya sokan da bu. Sanırım bunun için Atila İlhan'ları, Ü. Yaşar Oğuzcan'ları arıyoruz. Bu şiirdeki imge yapısını da uyandırabildiği çağrışımlar açısından başarılı buluyorum. Selametle...
güzel bir şiir tebrikler
Gerçekten güzel bir şiir yazmışsın... Tebrikler, başarılarının devamını diliyorum..........
Tashih yaptığın için teşekkürler.Bu Osmanlıca işe yaramıyor sözünü ben en çok Osmanlıca sınavından korkan öğrencilerden duydum.Öss mantığının yonttuğu pragmatik kafalardan çıkar bu söylemler.O işe yaramıyor,bu işe yaramıyor.Bugün birçok şehrimizde yazma eser kütüphaneleri vardır. Osmanlıca bilmeyen biri bunlardan nasıl faydalanacak? Sonra nasıl edebiyatçıyım diye yaşayacak? Sonra bizim Türkiye Türkçesi derslerimizde bir çok ek eski halinden yola çıkılarak incelenir. Senin derdin 2007 yılını yaşamak. Ben birikimli bir hayatı alıp gerçek anlamda ‘medeni’ yaşamak istiyorum. Bu son yazdıklarından sonra gözümden düştün.Bende seni iyi bir rakip görmüştüm,ama sen bildiğimiz öss neslindenmişsin. Neyse tashih yap bu yazıyı,ben düzeltirim.
Çok basit bir şey ben Osmanlı türkçesi ve kültürünü bugünden apayrı saymıyorum.bu bir merhaledir sadece. İstanbul türkçesi dediğimiz şey zaten osmanlının 20. yy. başlarında şairlerince oluşturduğu ve kullandığı dildir. Osmanlı Türkçesini biraz kavramanızda fayda var.
bu uç bir örnek değildir.Prof.dr. Bilal Yücel'in Türkçe konferansında verdiği 21 kavramın bulmak fiiline indirgenmesi makalesidir.benimki çok bilinenlerdir. Şairi ve halkının lügati incelen dil gelişiyor diyemezsiniz.
ben sizin birçok şiirinizi beğenerek okudum...gerçekten güzellerdi ama bu şiiri bugün ikinci okuyuşum ..şunu söylemeliyim..şiir gerçekten sizin uslubunuzdan çok daha vahim bir ağrı çekiyor..yani olmamış hem de hiç olmamışş..diliniz sağlam ama sadece yarışmaya girilmek için yazılmış...ben bu yarışmada hiçbir şiirin birinciliği hakettiğin düşünmedim sadece ismini hatırlayamıyorum ama a ile başlıyordu adı...işte o almalıydı diyorum..keşke bir daha okuyabilsem şiirini...sizin başarınızı burada göremedim.. .
osmanlıca başka bir dil değil zaten. Türkiye Türkçesi onun devamıdır. Önemli olan dilin süreç içindeki kavram ve anlatım gücünde aldığı yoldur. Örneğin icad ve kesif i dilden atıp bulmak fiilini kullanırsanız. dilin aydınlığını biraz zor BULursunuz.
Uzaklardasındır, koşullar gereği sevdiğinden haber almakta veya ona dair bir şeyle duymakta zorlanıyorsundur.
İstanbul, benim uzaklardaki sevgilim...
Teşekkür ederim.
iMrenç bir kabiliyet
Bu şiir ile ilgili 91 tane yorum bulunmakta