Akşamın bir vakti Sivas gar’ında
Ardından gizlice baktım ağladım
Otobüs perondan çıktığı anda
Derince bir eyvah çektim ağladım
Bir halden bin acı doldu içime
Ölçerim tartarım gelmez biçime
Gözündeki yaşlar gitti gücüme
Duvarın dibine çöktüm ağladım
Meçhule şahlandı ayrılık atı
Karardı bir anda gök denen çatı
Sigara denilen düşman illeti
Peş peşe kaç kere yaktım ağladım
Önüne geçip de dur diyemedim
Elini yüzüme sür diyemedim
Al beni de götür vur diyemedim
Dilimi dişimi sıktım ağladım
Bu nasıl vedaıydı nasıl iş idi
Bedenim titredi ruhum üşüdü
Haziranda sanki mevsim kış idi
Derdimi deryaya döktüm ağladım
Ateşine muhtaç küllere döndüm
Yaprağı sararmış güllere döndüm
Damla damla doldum sellere döndüm
Kızıl nehre doğru aktım ağladım
Mevla ya el açtım diledim aman
Başa gelmeyince bilinmez yaman
Yolumu bürüdü hoyrat bir duman
Yüzümü önüme yıktım ağladım
Belki sen tamamdın Bilal’dı eksik
Bazen dağlar, bazen engeldir eşik
Onlarca yıl geçse kanar bu kesik
Çaresiz boynumu büktüm ağladım... Bilal KARAMAN
Kayıt Tarihi : 16.6.2019 16:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Meçhule şahlandı ayrılık atı Karardı bir anda gök denen çatı Sigara denilen düşman illeti Peş peşe kaç kere yaktım ağladım
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!