Çocukken derin hüzünlerimiz vardı bizim
Belki sonsuzluk özleminin verdiği keyifle…
Aynı mahalle aralarındaki boş arsaları arşınlardık
Ve kimse beklemezdi ağlamamızı,
Periyodik hayaller kurardık.
Çocukken gülüşmeler derindi, manası içimizde;
Gayet mel'un teyzelerden öğrenmiştik eski jargon ifadelerini
Bahar serinliğinde zerdali ağaçlarının arasında gezinirken öğrendik,
Yaşamak için anlamsız gayretlerimizi…
Sadelikle oyun isterdik sadece
Riyakâr, keşmekeş senfonili şarkılarımız vardı
Mutlu olmak için fidanları kullanırdık
Fidanlar, ormana dönmeliydi yurdumuzda
Ve biz hala aynı rüyanın uykusunda gezinirken bulurduk kendimizi.
Kahverengi toprak kalıntıları arasında mavilik arardık
Yeşilleri başka iklimlere bırakılmış şehirlerdi onlar
Mahalle aralarında ihtiyar delikanlıların cami yolundaki serzenişleri duyardık seninle
Yıkıntılar arasında saklambaçlarımız,
Derinlerinde kayıplarımız vardı.
Adımızı birkaç defa sokağa nakşederdi anneler
Ve biz aynı duyarsızlıkla gelirdik.
Sokağın başını elindeki birkaç poşetle dönen babamıza koşardık sonunda
Her defasında baba konuşurduk;
Anne duyardık.
Kahve, bir renkti
Çimen lekesine bürünmüş kederli ama bir o kadar muktedir çocukluğumuzun üzerine
Taze karlar yağardı.
Grilikler içerisinde çimen bulurduk şehir fakirliğinde...
Hayat hiç olmadığı kadar basit ve eş zamanlı karışıktı
Çocukken,
Yani işte geçen yaz…
Kayıt Tarihi : 22.7.2015 10:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Engin Yılmaz 2](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/07/22/sitemkar-konusmalar.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!