Ben miyim tanrım yaşayan bu kulun.
Yoksa içimdeki ölümü sonuna gelmiş yolun.
Hayat öyle boş ki anlatamıyorum.
Söyleyecek bir şeylerim var söyleyemiyorum.
Aynalara bakıyorum yüzüm öylesine asık.
Dudaklarım küsmüş nedense sarkık.
Dökülüyor birer birer yorgun düşmüş saçlar.
Pek yakın geri kalanında kaplayacak aklar.
Kırmızı halkalarla çevrilmiş gözlerim.
Kendine isyan ediyor uslanmış sözlerim.
Yürümeye dermanı yok tutmuyor dizim.
Her gün biraz daha yanıyor içimde ki sızım.
Resmine bakıyorum yırtmaya itmiyor elim.
Konuşmaya dermanı yok, yinede seni özlüyor dilim.
Bahar geldi buralara nedense hava soğuk.
Gülmüyor hiçbir yüz, tüm gözler soluk.
Bekleyeceğim, tek maksadım bir gün görmek.
Ya seninle beraber, ya da ıssız bir köşede ölmek
Yine gökyüzünde parlıyor sırdaşım ay.
Oda benden usanmış, diyor ki son günlerini say.
Havada süzülüyor dertlerinden sıyrılmış bir yıldız.
Onun bile her şeyi var, değil benim kadar yalnız.
Çöktü yine bu şehre esrarengiz bir karanlık.
Elveda diyor sokaklar, yolun sonu ayrılık.
Bitmek üzere yine anlamsız bir gece
Efkardan ağlıyor yazdığım her gece.
Ters dönmüş kederinden bir dünya.
Bitecek mi bir gün kahırlı bu rüya.
Dünyaya mı tanrım yoksa bana mı bu yük.
Yaşım küçük nedendir bilmem derdim büyük.
Yetmişe dayandı sanki yaşım, aslında on yedi.
Büküldü belim, beni dert içten içe yedi.
Hak etmedim bu kara yazıyı bu kadar.
İsyan değildir bu sözüm.
Sadece SİTEMİM VAR.
Aydın GÜRZ
Aydın GürzKayıt Tarihi : 9.5.2014 15:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!