Sitem Şiiri - Erkan Yanarateş

Yüce dağları aratmazdım, serindim başta,
Ne oldu bilmiyorum, çocuklaştım bu yaşta,
Aklım kaldı gördüğüm mahmur gözde o kaşta,
Seni seviyorum ben, anla artık duy artık.

Çöl oldu gönül bahçem, gelen de yok giden de,
Sadece bir gül var içinde, ama matemde,
Yanık türküler dinliyorum şimdi sayende,
Ölmeden mezarımı kazıyorsun sen artık.

Bu nasıl aşk böyle burnumdan gelen kan gibi,
Beni bana düşüren azılı düşman gibi,
Yüreğim paramparça kaynayan volkan gibi,
Ne yapayım sen söyle, öleyim mi ben artık.

Bir kere sevdim seni; arım, namusum dedim,
Dualarımda, hep beni sevmeni diledim,
Bir kefede sen, diğerinde ölüm istedim,
Başım koydum yoluna, dönemem ben yok artık.

İçimde volkan gibi kaynayan bir ateşsin,
Karanlık düşlerimi aydınlatan güneşsin,
En fazla bir yıl sonra Bayan Yanarateş’sin,
Sen benim helâlimsin, gel dünyama gir artık.

Fırtınalar esen bir çöl gibi umutsuzum
Şimdi ben öyle yalnız, öylesine mutsuzum
Karanlıkta kaldım bak, ışığına susuzum
Sen ufkumda güneşsin, bulutlardan çık artık.

Her an gönül bahçemde uçan tatlı kumrumsun,
Aşkım, ömrüm, gözde ferim, ufukta nurumsun,
Hâlâ ısınmadın mı, nesin sen, buz musun?
Daha ne deyim sana, yok ki güzel söz artık.

Yine ağlayacak gibiyim, sana hasretim,
Her yanım bitkin, kalbim buruk, arttı kasvetim,
Tutacak dalım, tek umudum, sensin servetim
Seni çok sevdiğimi bileceksen bil artık.

Bugün de hüzün var içimde Allah kahretsin,
Neden anlamıyorsun beni, hayret birşeysin,
Bu hasret nasıl bitecekse bitsin, tükensin,
Sabrımı çok zorlama yeter, insaf et artık.

Söylesene suçum ne, çok değil mi bu ceza,
Zaten yokluğun ölüm gibi geliyor keza,
Sence yetmiyorsa çektiğim bu kadar eza,
Boynum kıldan incedir, çare buysa vur artık.

Sitem ediyorsam seni çok sevdiğimdendir,
Senin de beni sevmeni istediğimdendir,
Sana olan hasretimi bilmediğindendir,
Dayanmaya gücüm yok, seveceksen sev artık.

Eğer bana yar olup beni sevmeyeceksen,
Sen olmazsan ben yokum, bunu görmeyeceksen,
Güzel günler vaadediyorum, gelmeyeceksen,
Erkan der ne diyeyim istiyorsan git artık.