Birden kapandı birbiri ardınca perdeler
Kandilli, Göksu, Kanlıca, İstinye nerdeler?
Som zümrüt ortasında, muzaffer, akıp giden
Firuze nehri nerde? Bugün saklıdır, neden?
Benzetmek olmasın sana dünyada bir yeri;
Tüm umutsuzluklara rağmen gülmeyi unutmadım.
Yaşamayı öğrendim hayatta, ayakta kalmayı.
İnsanları öğrendim, yüzlerinde maske.
Savaşmayı öğrendim, yenmeyi dövüşmeden.
Gözpınarlarım yaşla dolsa da bunları saklamayı öğrendim
Devamını Oku
Yaşamayı öğrendim hayatta, ayakta kalmayı.
İnsanları öğrendim, yüzlerinde maske.
Savaşmayı öğrendim, yenmeyi dövüşmeden.
Gözpınarlarım yaşla dolsa da bunları saklamayı öğrendim
Şair isvicreye de gitmiş...dedim ya şair arı gibidir her çiçekten bal yapar...
Bu dünya yurdu cennet değil ki, her şey gönlümüze göre olsun. Bu dünyada bir çok menfi müspet hadiseleri yaşayarak imtihan olur ve yaşanan olaylar karşısındaki tavrımıza göre de müspet ya da menfi puanlar alırız. Bu imtihan meydanı kapanınca da, aldığımız puanlara göre muamele görüp, ya sonsuz saadetlerin ülkesi olan cennete ya da, elim azapların yurdu olan cehenneme yollanırız.
Ne mutlu, bu dünya sınavını yüzünün akıyla bitirip, içinde sonsuz saadetlerin münderiç olduğu cennet yurduna mitili atabilenlere.
güzellllllllll
bir özlem ki sınır tanımaz
dağıtır dizeler sisi engeli..
RAM ...?
Ran
Verzanski
Oysa insandı şehri anlamlandıran.
BİR KENTİ YAŞAMAK
Bir kenti yaşamak
ona boyun eğmektir-
sözleşmesiz, anlaşmasız-,
ne derse tek tek yapacaksın,
düşünmeden, direnmeden.
Yabancıysan
ve gezgin değilsen
'bir kent yeter' diyeceksin,
'tek bir ölüm';
boğazına oturmuş olan
bir bardak su isteyen.
Boyun eğeceksin yolcu!
bir köle gibi tıpkı,
anlamak için belki,
nedir mutluluğu bir tutsağın?
Özdemir İNCE
kendi sesinden dinleyip ezberlediğim ilk şiiri.
Ah İstanbul ah..
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta