Sisler ve Gerçekler Şiiri - Sefa Çelik

Sefa Çelik
77

ŞİİR


11

TAKİPÇİ

Sisler ve Gerçekler

Kaç kez döndü bu yalan dünyanın tekeri,
Kaç yüz devrildi, kaç gölge yıkıldı,
Her kelimenin ardında gizli bir hançer,
Her cümlede serseri bir kurşun
Gözyaşları aktı yerlere, sessizce,
Kimse bilmedi, kimse görmedi,kimse duymadı,
Ve sokaklarda yankılandı adımların gölgesi.

Bir vakit, güvenin ağır yükü çöktü,
Dostluklar silindi bir çırpıda,
Sözler, iğreti birer kabuk misali,
Koparıldı her birinden, acımasızca.
Kalpte yıkımlar, kırık umutlar,
Yüzlerde maskeler, yalan dolu cümleler,
Ve eller titrer oldu, her selamda bir kuşku.

İnsanlar tanıdıkça çeperleri daralttı,
Bildi ki her adım, bir uçuruma çıkardı.
Gözlerde bir serap, vaatlerin kurumuş nehri,
Gözler kocaman ama güvensiz
Kaygılar derin mi? Derin
Zira her bakışın ardında kuşku saklı,
Her tebessümde bir hile gizli.

Ve bir gece vakti, ağır bastı karanlık,
Kendine bile yabancı oldu insan,
Aynada yüzüne baktı, ama tanımadı.
Sorular çoğaldı, içini kemiren:
"Kimdim ben, neydim, neye kandım?"
Ve cevaplar, duvarlar gibi sessizdi.

Birileri kaybolur, birileri kalır,
Sözlerin ağırlığında ezilir kimileri.
Ve nihayet yol biter, her şey anlaşılır.
Bir yandan umutlar tükenir,
bir yandan başlar arayış,
Bir avuç doğruyu, gerçek dostluğu.

Bilir misin, iyilik toprak altında filizlenir,
Sessiz ama dirençli, inatçı bir nefes.
Bütün kötülükler üzerine gelir, gölgeler artar,
Ama karanlık bile aydınlıktan kaçar.
Gönülden gönüle uzanan köprüler vardır hâlâ,
Rüzgârda savrulan bir çınar yaprağı gibi,
Ve umut, nehrin akıntısında bir yol bulur gibi kendine.

Her hile, her ihanet, bir yorgunluk bırakır,
Ve yorgun eller düşer nihayetinde.
Birileri sığınır kalın duvarlarına,
Korkunun tutsaklığında unutur gülmeyi,
Diğerleri ise kanat çırpar sonsuz maviliğe,
Yaralarıyla, izleriyle ama özgürce.

Bir gün, bir sabah, bir an gelir,
Uykudan uyanır gibi bir silkiniş,
İçten içe, sessizce, derinden gelir:
İyilik kazanır, kaybolur kirli yüzler,
Ve kalp, yeniden hatırlar eski çırpınışlarını.

Gerçek yüzlerdir artık gözler önünde,
Kandırmalar biter, yalanlar düşer birer perde gibi,
Yürekler arınmış, nefretler erimiş.
Çarpık düzeni yıkan bir rüzgar eser,
Ve yıkıntılar arasında yeşerir sevgi.

Eski yaralardan birer çiçek açar,
Her kırık dal, her dökülmüş yaprak,
Yeni bir başlangıcın izidir şimdi.
Kavgaların külünden bir filiz büyür,
Karanlığa kafa tutan o genç filiz,
Köklüdür, karanlığa kök salmaz,
Işığa dönük her yaprağı, doğruluğa adanmış.

Kötülük geçici bir gölgeymiş meğer,
Bir sis gibi dağılır zamanın rüzgarında.
Ve kalır geriye, tertemiz bir yüz,
Tarihin aynasında parlayan bir umut.
Bu, insanlığın bin yıllık direnişidir,
Bir kuytuda saklanan çocuğun gülümseyişi,
Ve sevgi, şehre bir bayrak gibi asılır.

Sefa çelik

Sefa Çelik
Kayıt Tarihi : 16.10.2024 16:27:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!