Kaybolmuştu aslan yavrusu sırtlan ininin yakınında
Öldü mü, öldürüldü mü bilinmez de hani
Sırtlanların Reisi görünce O’nu, alıverdi hemen inine
Topladı Kabilesini; “Bu bizim aslanlardan intikamımız olacak! ...”
Sırtlan gibi kürklendi, sırtlan gibi koşturuldu ve yedirildi
Sırtlanla da evlenmişti hani yeleleri çıkar çıkmaz
Ama benzemiyordu ya Sırtlana, garip bir şey vardı
Ama O’nlarla büyümüştü ya bir kere, olsun…
Günün birinde kuraklık başladı, bölgelerinde Aslan sürüleri belirdi
Görmedi de hani ırkdaşlarını, o koşuyordu ceylan peşinde
Bilge Aslan O’nu gördü, kokusundan da tanımıştı o an
Çıktı karşısına hemencecik, o anda, orada…
Sırtlanların Aslanı apıştı kaldı,
Su içerken kendini suda gördüğü gibi bir şey vardı karşısında
“Merhaba genç aslan, sırtlanlarla işin ne? ! ”
“Onlar benim ailem, sen de kimsin? ..”
……………………
Durumu anlamıştı aslan; ama bir hamle kelam daha yaptı
“Ama beni O’nlar büyüttü, O’nlar evlendirdi! ...”
Bilge Aslan kükredi kükredi kükredi ve yeleleri kabardı
“Sırtlan gölgesinde aslan gizlenmez, yiğitsen gölgen kendinden olur! ...”
Kayıt Tarihi : 28.12.2007 09:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
* Emperyalizmin merkezlerini kendine kıble edinen, özünden, yani Vahiy Medeniyetinden ürkenler, evet; “ Sırtlan gölgesinde Aslan gizlenmez! ..”

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!