Eskiden beş-on dönüm ekip biçip satardık,
Üretmeden yemeye alıştırdılar bizi.
Son “bel’i-küreği” de gökdelenlerde kırdık,
Beton mikserlerinde karıştırdılar bizi.
Dedemden üç-beş parça taşlı tarla kalınca
Bırakıp şehre göçtük babamız da ölünce
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta