kasvetli bir günün griliğine bulandı kelimeler
sus saatlerinin ses verdiği ıssız dakikalarda şair
geçip giden hayata yabancı gözlerin ölgünlüğü
hüzünde dillenişi dilsizliğin… çöreklenir ayrılık yüreğe
kapının ardında bir heykelin görünmezliği
ve ilencin atardamarda atan zalimliği
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim