Bir nazlı esinti,
Bol miktarda balkon yalnızlığı
Ben, rakı ve
Aklıma gelen uzaklar.
İşte o kadar kalabalığım.
İğne atsam,
Hep bana batar hani.
Karşı evin penceresinden
Göz kırpan dolunay yansıması
Birazdan o bakır sini,
Yan taraftan bana bakacak.
Karşı binada olsaydım
Dolunayı karşıdan gören balkonu seçerdim.
Ay beni karşıdan görürdü belki.
Ne zaman baksam
Yüzünde hep bir tebessüm.
Bu kez belki o da
Benim ona gülümsediğimi görürdü.
Dolunaya bu akşam,
Dünya’dan daha yakınım.
Sohbeti kestim masadakilerle
Dolunayı bekliyorum.
Gelse,
Anlatsa,
Hiç kesmem; dinlerim.
Halet-i ruhiyesini
Hilalini, dördününü
Duyduğunu, gördüğünü…
Hemen gitmese,
Dinlese,
Bir aşk masalını nasıl başlattığını anlatırdım.
Tadımlık sevgiye,
Bir ömrün nasıl adandığını,
Eski bir dolunayda.
Bilirim kimselere demez o.
Kimse bilmesin, dolunay bilsin.
Hele bi gelsin.
Hele bi gelsin…
E T
Kayıt Tarihi : 28.1.2023 22:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!