Nefestim ben;
Güneş kokulu tütsü
Sıvanmış merceğine
Sen; ahşap dokulu türkü
Göz göz ağıttık
Odalarda süzüldük
Bağladık cenin gözünü
Peşin peşin
Attığımız kurşunlara dizildik
Kanatarak attık kemende
Sırça düğümümüzü
Yık-a-maya nehirler yetmezdi
Tek tas suda çözüldük
Kayıt Tarihi : 5.7.2006 12:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TEBRİKLER
:))
tbredim bu örtük anlatımın açılımında ki ummanları
'Attığımız kurşunlara dizildik ' dizesini yeterince anlatacak güzel bir sözcük bulamıyorum.
Böyle bir kategorize o yıllarda bana uygun görünmemişti Yunusa olan sevgimden.
Evet hala o şiir sürrealistmidir bilmiyorum ama Şiirin tüm yunus şiirlerinden farklı olduğunun farkındayım.Zaten bu şiirin yorumu yıllarca yapılamamış sonunda Niyazi Mısri tarafından yapılmış.
Haliyle Uluç şiiri altında Yunus Emre şiiri analizi yapmak değil maksadım
Sadece o şiirden bir beyt alarak sözü Uluç'un şiirine getireceğim.
Çıktım erik dalına,anda yedim üzümü
Bostan ıssı kakıyıp der ne yersin kozumu
Erik dalına çıkıp dalda erik yemek sonrada bostan sahibinin( benim cevizimi ne yersin ) demesi ne demek şimdi
Niyazi Mısri der ki
Erikte eten azdır çekirdek çok, üzümde çekirdek çok ,ceviz ise çekirdeksizdir ve sadece içtir.
Bu yüzden derviş sırasıyla merdivenleri tırmanır tasavvufa dahil olmakla..son basamak hakikattır.
Bu kadar sözü şunun için ettim
Sayın uluç şiirleri ceviz gibi, hem de çetin bir ceviz ..
Yine O' nun penceresinden varoluşun yeni bir yorumunu okuyoruz ..
Eline ,diline sağlık
TÜM YORUMLAR (7)