Sırat Köprüsü Şiiri - Osman Karahasanoğlu

Osman Karahasanoğlu
3309

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Sırat Köprüsü

Selam Can Dostlar

SIRAT KÖPRÜSÜ

Daha önce değindiğimiz konuları kısaca özetler isek;
İnsanın Yaradılış Gayesi
Nereden geliyoruz?
Dünyada işimiz nedir?
Gençlik, İhtiyarlık, Ölümü, Kabri, Berzah, Kıyamet, Haşiri,
Mahşer yeri (Arasat günü) , Siccin, İlliyyin, Amel defteri, Hesap gününü ve Müzanı işlemiştik.
Bu hafta yazımızın yeni konusu SIRAT KÖPRÜSÜ olacaktır
Nereye gidiyoruz?
Sorularına cevap bulmaktır.
İnsanın bu yolculuğu nereden başlar nereye kadar gider?
“O yolculuk ise:
1-Âlem-i ervahtan,(ruhlar âlemimden)
2-Rahm-ı maderden,(anne karnından)
3-Dünya
4-Sabavetten,(çocukluktan)
5-Gençlik
6-İhtiyarlık
7-Ölüm
8-Kabirden,(cesetlerin topraktaki yerleri)
9-Berzah,(ölenlerin ruhlarının kıyamete kadar kaldığı yer, tünel)
10-Kıyamet ve Haşir(dirilmek)
11-Mahşer-(Arasat meydanı) (Diriltilen insanların toplandığı mekân)
12-Amel defteri-Siccin (Günah işleyenlerin amel defteri)
13-Amel defteri-İlliyyin (Sevap işleyenlerin amel defteri)
14-Amel Defteri ve Kiramen Kâtibi iki melek
15-Hesap günü
16-Mizan(terazi)
17-Sırat köprüsü
18-Cennet
19-Araf
20- Cehennem (sakar kırmızı ateş) denen bir uzun sefer-i imtihandır.
Bu sorulardan bu günkü konumuz 17.maddede yer alan SIRAT KÖPRÜSÜ olacaktır.
Dünyadan sonraki ahiret yolculuğumuz devam etmektedir.
İslam'a göre SIRAT KÖPRÜSÜ ne demektir?
Sırat köprüsü nedir?
Sırat: Arapça, yol, cadde manâlarına gelir. İslâm akaidinde ahiret hayatı ile ilgili rivayetlerde geçen sırat cehennem üzerinde kurulu pek dar bir
Fakat ıstılahta sırat denilince ahiretteki "sırat" akla gelir.
Sırat, mahşer yerinden itibaren cehennemin üzerinden geçerek cennete kadar uzanacak bir köprüdür.
Bu köprü, haşir günü cehennemin üzerinde kurulacaktır.
Mü'min, günahkâr, kâfir herkes bu köprüye gelecektir.
Cennete gidebilmek için bundan başka yol yoktur. Sıratın iki tarafına konulmuş kancalar, oradan geçmeye iyi amelleri yetmeyen kimseleri Allah'ın emriyle çekip cehenneme düşüreceklerdir. İyi amelleri ağır gelenler, kötülükleri sebebiyle tırmalanıp yara almış olsalar bile Sıratı geçeceklerdir. Bazı mü'minler senelerce sürünerek geçeceklerdir.
Kur'an-ı Kerim'de sırat, daha çok "müstakim" (doğru) ile sıfatlanarak, Allah'ın rızasına uygun olan ve O'na ileten Tevhid dini ve İslâm dini anlamında kullanılır:
SIRAT İLE İLGİLİ YÜCE KİTABIMIZ KURANA’DAN AYETLER:
*"Kim, Allah'a güvenip dayanırsa muhakkak doğru yola (sırat-ı müstakime) iletilmiştir." (1)
*"Muhakkak Allah benim de Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir. O halde yalnız O'na ibadet ediniz. Bu doğru yol (sırat-ı müstakim) dir." (2)
"O gün (sıratta) münafık erkeklerle münafık kadınlar, mü'minlere, bizi bekleyin, nurunuzdan bir parça ışık alalım, derler.
Onlara, dönün arkanıza da bir nur arayın, denilir. Nihayet, onların arasına, bir kapısı olan ve içinde rahmet ve dışında azab bulunan bir sür çekilir." (3)
"Sizlerden hiç bir kimse yoktur ki oraya (cehenneme) uğramamış olsun. Bu, Rabbin için kesinleşmiş bir hükümdür. Sonra biz, iman edip kötülüklerden sakınanları kurtarırız. Zalimleri de diz üstü çökmüş olarak orada bırakırız."(4)
*”Onları Cehennem Sıratına [Sırat köprüsüne] götürüp hapsedin! Çünkü onlar sorguya çekileceklerdir “(5)
PEYGAMBER EFENDİMİZİN ALEYHİSSALATU VESSELAMIN SIRAT KÖPRÜSÜ HAKKINDA ÇOK SÖZLERİ BULUNMAKTADIR:
**"Cehennemin ortasına sırat (köprüsü) kurulur.
Oradan peygamberlerden ümmetleri ile beraber geçenlerin ilki ben olacağım.
Peygamberlerden başka o gün kimse konuşamaz, peygamberlerin sözleri de "Ey Allah'ım, kurtar kurtar." olur." (6)
**"Kurtar, ey Rabbim, kurtar! .." diye mü'minlere dua edip duracaktır. (7)
**"Mahşerde muhakeme ve muhasebe işlerinden sonra Cehennemin üzerinde bir köprü (Sırat) kurulur.
Allah şefaate izin verir.
(Mü'minler) 'Ya Allah selamet ver, selamet ver, diye dua eder durur.' 'Ya Rasulallah, köprü nedir? ' diye sorulduğunda; "Kaypak ve kaygan bir yoldur. Orada; kancalar, çengeller ve Necidde bilen sa'dan denilen sert dikencikler gibi dikenler vardır.
Mü'minler amellerine göre kimi göz açıp kapayıncaya kadar, kimi şimşek gibi, kimi rüzgar gibi, kimi kuş gibi, kimi iyi cins yarış atları gibi, kimi deve gibi süratle geçerler.
Mü'minlerden kimi sapasağlam kurtulur. Kimi de tırmalanmış (hafif yaralı) olarak salıverilir.
Kimileri de Cehennem ateşi içerisine dökülür." (8)
**”Kıyamet gününde Cehennemin üzerine Sırat köprüsü kurulur.
Bu köprüde kaypak yerler, ayakların kayıp sabit kalamayacağı kısımlar, kapanlar, demirden kelepçeler, dikene benzer kılçıklar vardır.
İmanlı kişiler, amellerine göre, göz açıp kapamadan, ya şimşek gibi, ya hızla uçan bir kuş gibi, ya iyi koşan asil bir at hızıyla geçer giderler.
Böylece bir Müslüman ya hiç zarar görmeden veya yara bere içinde geçip kurtulur.
Yahut feci şekilde Cehennem ateşine düşer.” (9)
**”Kıyamette mizan ve Sırat köprüsü, şehidi rahatsız etmez.”(10)
**”Sırat kıldan ince, kılıçtan keskindir. Melekler, müminleri kurtarmaya çalışır. Cebrail aleyhisselam beni belimden tutar. Ben de, "Ya Rabbi ümmetime selamet ver, onları kurtar" diye dua ederim. O gün ayağı sürçüp düşen çok olur.”(11)
**”Servetiyle Allahü teâlâya itaat eden ve malının hakkını ödeyen kimse, Kıyamette Sırata gelince, malı "Haydi geç, çünkü sen, bende olan Allah’ın hakkını ödedin" der. Daha sonra malındaki Allah hakkını ödemeyen kimse gelir, malı, "Neden bende olan Allah hakkını ödemedin? " der. O da "Yazık bana, ne yaptım? " diye söylenir.) (12)
**”Nice kimseler Sırattan geçtiğini bilmeyip, meleklere derler ki: “Sırat ve Cehennem nerede kaldı, biz onlardan geçtik mi? ” Melekler de şöyle cevap verirler: “Siz Cehennem üstündeki Sırattan geçtiniz, fakat Cehennem ateşi sizin nurunuzdan çekilip, örtülmüştü.” (13)
**”Namaz, Sırat köprüsü üzerinde nurdur. (14)
**”Bana getirilen salevat, Sırat köprüsü üzerinde size nur olur.(15)
**”Sırat köprüsünden en kolay geçecek olanınız, Ehl-i beytimi ve Eshabımı çok seveninizdir.” (16)
**”Kurbanlarınız iyi ve semiz olsun. Onlar Sırat köprüsünde bineklerinizdir.(17)
**”Sırat köprüsünden geçerken âbid’e “Sen Cennete gir, ibadetin sebebiyle oradaki nimetlerden faydalan” denir. Âlime de, “Sen burada dur ve sevdiklerine şefaat et! Senin şefaatin mutlaka kabul olacak” denir.” (18)
**”Sırat köprüsü, Cehennemin üzerinde, Cennete giden yoldur.(19)
**”Kıyamette Sırat köprüsünün başında durur, ümmetimin geçmesini beklerim.
Allahü teâlâ, “Dilediğini iste, istediklerine şefaat et, şefaatin kabul olunacaktır” buyurur.
Ümmetime şefaatten sonra, yalvarmaya devam ederim.
Rabbim bana “Ümmetinden ihlâsla bir defa La ilahe illallah diyen ve imanla ölen herkesi Cennete koy” buyuruncaya kadar yerimden kalkmam.” (20)
**”Sırat köprüsünü şimşek gibi ilk geçenler, beş vakit namazı cemaatle kılmaya devam edenlerdir.(21)
İSLAM ÂLİMLERİNDEN SIRAT İLE İLGİLİ SÖZLER:
*** “Cehennem üzerindeki Sırat köprüsünden geçilecek, iyiler geçip Cennete gidecek, Cehennemlikler, Cehenneme düşecektir”.(22)
***”Ve o nefy(sürgün) ve yolculuk ise,
âlem-i ervahtan,(ruhlar aleminden)
rahm-ı maderden,(anne karnından)
sabavetten,(çocukluktan)
ihtiyarlıktan,
dünyadan,
kabirden,
berzahtan,(ölülerin ruhlarının kıyamete kadar kaldıkları alem)
haşirden,(öldükten sonraki diriliş)
Sırat'tan(etrafı çevrili yol) geçer bir uzun sefer-i imtihandır.” (23)
---(Şerhi) Ruhlar âleminden gelip, anne karnında ceninin cesedine girip, dünyaya bebek olarak gelmektir.
Dünyada ise ölüme kadar akıl, nefis mücadelesiyle bedende olan tüm organlarla gelişmiş olarak gençlik, ihtiyarlık ve netice ölmektir.
Bundan sonrası ise tamamen dünyada kazandığımızın neticesine göre mükâfat veya cezayı gerektiren başka bir hayat başlıyor.
Bu bahsettiğimiz konuları işleyerek gelmiştik.
Kabir hayatı, berzah hayatı ve dirilmektir.
Yani cesetlere ruhların tekrar gelmesidir.
Mahşerin kurulması hesap ve kitapta yazılan amellerin tartılmasına binaen üzerinden herkesin geçeceği sırat köprüsnden geçe bilmek veya geçemeyip çehennem denen ebedi azab ateşinin içine düşmektir.
Böylece uzun bir sürgünle ve yolculukla dünyada kalan yoktur.
İstesek de, istemesek de dünyaya gelişimiz elimizde olmadığı gibi dünyadan ölümle gidişimizde elimizde değildir.
Yolculuk devam etmektedir.
Sırattan sonra tamamen cennet ve cehennem denen sonsuz saadet veya azap yerlerine ulaşılacaktır.
Başka yolda yok.
Yerde yoktur.
Ayet ve hadislerin ışığında, bunların geniş anlamlı izahı olan bu sözlerden de anladığımız bunlardır.
***”Nasıl vazife uğrunda,
mücahede(çalışma) işinde telef (ölmüş) olan bir nefere(askere) şehadet(şehitlik) rütbesini veriyor
ve kurban olarak kesilen bir koyuna,
ahrette(ebedi âlemde) cismanî bir vücud-u bâki(ölümsüz bir beden) vererek Sırat üstünde,
sahibine Burak(çok süratli cennet bineği) gibi bir bineklik mertebesini vermekle mükâfatlandırıyor(ödüllendiriyor) .“(24)
---(Şerhi) Allah(c.c) nasıl dini ve vatanı için görev yaparken ölen bir askere şehitlik rütbesi veriyor.
Kurban için kesilen bir koyun sahibini, çok süratli cennet bineği olan Burak gibi sırattan geçirmekle, bu kurbanlığa sonsuz bir vücud verilmekle ödüllendiriliyor.
***” Bu misafirhane-i dünyada(dünya misafirhanesinde)
âciz(güçsüz) ve fakir (ihtiyaç sahibi) kalbine
Kut(azık) ve gına(zenginlik)
Ve elbette bir menzilin(yerin) olan kabrinde
Gıda ve ziya(ışık)
Ve herhalde mahkemen olan Mahşer'de(toplanma yeri)
sened(belge) ve berat (suçsuzluk belgesi)
Ve ister istemez üstünden geçilecek
Sırat Köprüsü'nde nur (ışık)
Ve Burak(çok hızlı cennet bineği) olacak bir namaz,
Neticesiz(gayesiz) mi dir?
Veyahut ücreti(hizmetin karşılığı) az mıdır? ”(25)
---(şerhi) Bu dünya misafirhanesinde, insanın huzur içinde yaşaması için tüm ihtiyaçlarının görülmesi gerekmektedir.
Kalben huzurlu bir hayat sağlaması gerekmektedir.
İhtiyaçlarımızı nereden geliyor.?
Yağmuru kim gönderiyor.?
Bitkileri kim yeşertiyor.?
Dünyayı yaşam için kim hazırlıyor.?
Güneşi kim bize hizmet ettiriyor.?
Kalbimize hayatı biz mi sağlıyoruz.?
Bu çalışan saati kim kurdu?
Bu düzeneğin çalışmasını biz mi sağlıyoruz?
Yoksa çalışan bedendeki sistemi,kötü alışkanlıklarımızla bozmaya çalışan biz değil miyiz?
Bunlar başlı başına düşünülecek ve ibret alınacak hikmetlerle dolu değil mi?
Kalben huzurlumu olmak istiyoruz?
Acizken güçlü olmak istemez miyiz?
Fakirken zengin olmak istemez miyiz?
Dünyadan gideceğimiz mekân olan kabirde karanlıktan kurtulmak mı istiyoruz?
Kim istemez ki? Diyeceğinizi duyar gibiyim.
Orada gıdamızın karşılanmasını mı istiyoruz.?
Kabirden diriltilip mahşer yerine toplanınca hesabımızı kolayca vermek için suçumuzun olmadığını gösteren bir belgeye sahip olmak istemez miyiz?
Bu muhakeme den sonra istesek de istemesek de üstünden herkesin geçeceği SIRAT KÖPRÜSÜNDE önümüzü görmemizi sağlayan ışığı istemez miyiz?
Aynı zamanda hem ışığımızı sağladığı gibi çok süratli cennet vasıtası olan Burak’la SIRATTAN bizi emniyetle geçiren bir vasıtayı kazanmak istemez miyiz?
Bu saydıklarımızı bize kazandıranın ne olduğunu elbette merak ettiniz değil mi?
Yukarda saydığımız tüm kazançları dünyada bize kazandıran, ahrette ise gaye ve karşılığını göreceğimiz; Allahın bir ihsanı olan “NAMAZ”DIR.
---Bu kadar ücreti bize kazandıran, huzur ve ebedi saadete vesile olan namazı yerine getirmeyip neden hala tembellik gösterip nefsimize uyup sonsuz bir hayatı kaybetmek için çalışıyoruz.
Allah cümlemizi nefsin ve dünyanın cazibeli çekiciliğinden bizleri kurtarsın.
Allah’a hakiki bir kul onun en son Peygamberi olan Muhammed Mustafa’nın Aleyhissalatu Vesselamın dosdoğru olan yolundan bizleri ayırmasın. Âmin.
Bizlere hem dünyada hem de ahrette huzur ve mutluluk sağlayan en evvel ondan hesaba çekileceğimiz “NAMAZ” ibadetinden ayırmasın. Âmin
DİPNOTLAR:
01-Al-i İmrân Suresi: Ayet:101
02-Al-i İmran Suresi: Ayet:51
03-Hadid Suresi: Ayet:13
04-Meryem Suresi: Ayetler:71-72
05-Saffat Suresi: Ayetler:23, 24
06- Buhari ve Müslim'den naklen, Tâc, V, 377-378
07- Müslim, İman, 84/329
08- Buhari, Müslim, Tirmizi'den naklen Mansur Ali Nasıf, Tâc, V, 394-395
09- Buhari, Müslim
10- Beyheki
11- Beyheki
12- Beyheki
13-Cami-us-sagir
14-Dare Kutnî
15-Dare Kutnî
16-Deylemi
17-Deylemi
18-Deylemi- Ebu-ş-şeyh
19-Hatîb
20-İmam-ı Ahmed bin hammel
21-Taberani
22-İmam-ı Rabbani:Mektubat:3/17
23-Sözler-R.N.K.
24-Sözler-R.N.K.
25-Sözler-R.N.K.
HAZIRLAYIP SUNAN: OSMAN KARAHASANOĞLU
e-mail:odenizcimynet.com

Osman Karahasanoğlu
Kayıt Tarihi : 17.5.2017 01:02:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Osman Karahasanoğlu