Nereye koşar durur böyle bu kötürüm dünya
Hangi rüzgâra kapılmış gider acep insanlık
Sağanak günahlarla yıkanırken el ve yüzler
Her gün başka bir zulmete çağırırken sözler
Ve her şey yaşanırken bir anlık hevesle
Kimi kârdayım sanır gününü gün etmekle
Yalancı güneşler pençesini germiş
Hapsetmiş ne varsa kendine bakan
Efsunlanmış bedenler döner durur ha bire
Batar boğazına kadar pisliğe kire
Bağırır bir ses “Kan temizler ancak bu kiri, kan”
“Bu adam ermiş” der birkaç şaşkın hep bir ağızdan
Geceler gemi almış azıya dörtnala çıkar bulutlara
Değirmenler sabır öğütür granit taşlardan ince ince
Bir şair ümitsizce son sözlerini karalarken
Bir ozan yaktığı ağıda ezgiler sıralarken
İşte o an düşüverir karanlığa bir beyaz düşünce
Ve kimileri kan uykularından uyanıverir birden
Zamanın şarkısı düşmese de rüzgârların dilinden
Avaz avaz söyler bütün kainat dinlemese de sağırlar
En ufak ışık huzmesi kamaştırsa da yarasa gözleri
Kırılsa da korkudan ihtiyar zamanın dizleri
Her şeye inat sırası gelenler bir misafir ağırlar hanelerinde
Ve giderler bir sonsuza doğru bu misafirin eli ellerinde
Bilirler ki asla dönmek yoktur bu yoldan geriye
Göçmen kuşlar gibi kanat çırparlar daha da ileriye
11.10.2010 / 13:25 Çorum
Halit YıldırımKayıt Tarihi : 1.11.2010 12:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!