Bana bakın bana, sayın efendi,
Havalar atmanın sırası değil!
Gırtlağa dayandı, sabır tükendi,
Mazluma çatmanın sırası değil!
İyi düşün önce gittiğin yolu,
Güvendiğin dağa yağmasın dolu!
El vereyim derken kapmasın kolu,
Batağa batmanın sırası değil!
İmrendiklerin kim? İnsan saymazlar!
Bilmem ki ayar mı? Bizim aymazlar!
Her taraf çan sesi, neden duymazlar?
Mikrofon tutmanın sırası değil!
Küçükten büyüğe olmuşlar zilli,
Aleyna, Melisa hangisi milli?
Özgürlük isterler hem de çok dilli!
Değişik ötmenin sırası değil!
Bin haç’a değişmem bir Hilal’ını,
Kanımla besledim onun Al’ını…
Kuru ekmek varken elin balını
Aşıma katmanın sırası değil!
Bir millet kendini hiçe sayar mı?
Kendi insanını tefe koyar mı?
İnsanın şakülü böyle kayar mı?
Püsküllü Fatma’nın sırası değil!
Yabancılar dallarını ağarken,
Sülük gibi iliğimi sağarken,
Kendi bağımızın üzümü varken,
Yadları tatmanın sırası değil!
Kaşına, gözüne heves değiller,
İnanma, aldığın nefes değiller,
Altından yapılmış kafes değiller,
Kendini satmanın sırası değil!
Onurlu insanda olmalı ilke,
Toparla kendini, imza at ilk’e!
Uyuma Şahan’ım yanarken ülke,
Kaygısız yatmanın sırası değil!
Kayıt Tarihi : 15.5.2012 11:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!