Sıradışı Hayâller Şiiri - Ahmet Kısa

Sıradışı hayâllerin sağanağı var içimde,
Sessiz bir gök gürültüsünün,
ayak seslerini duyuyorum...
Lâpa lâpa kar yağıyor,
kızgın çöllerin kabaran dalgalarına...
Horozlar yumurtalarını bırakıyorlar,
sahilsiz deltalara...
Cıvıl cıvıl ötüşürken balıklar,
petek petek bal yapıyorlar,
güneşin pembe kovuklarında,
Dörtnala kediler,
bir köpeği kovalıyorlar daldan dala...
Yavru bir ceylan,
mışıl mışıl uyuyor,
ürkek aslanların arasında...
Eskilerden bir şarkı tutturmuş, sarhoş bir kelebek,
bir de usûl vuruyor, dü-üm te-ek, düm tek tek...
Bir gelin,
gözüyaşlı müstâkbel kocasının duvağını açıyor,
Mavi güller açmış,
Ağrı Dağı'nın ak sakallarında...
Kimbilir...
Belki de böyle görmek istiyorum dünyayı...
Değişsin istiyorum her şey...
Canlı, cansız her ne varsa...
Tersine dönse dünya,
Geriye aksa tüm saatler...
Ay sabah, güneş akşam gülümsese...
Kirlenmese, kurumasa dünyamız...
Kirlenmese beyinler, yürekler...
Terör ve şiddet kelimeleri,
hiç bir sözlükte yer almasa...
Hiç bir ocak sönmese...
Hiç bir gül solmasa...
Hiç bitmese sevdalar...
Eşit olsa tüm mesafeler...
Hep aynı hizada olsa terazide kefeler...
Aynı dilden konuşsa bütün insanlar...
Geri gelebilse çocukluğum...
Hayatta olsa Annem...
Ölmese hiç bir canlı...
Olmasa ayrılıklar...