A be
küçüğüm!
bilir-mi-ki
Şarkı söylemesini
Bilseydi
söylerdi
her hal
en incesinden
Bağıra
bağıra
seni çağıra
tüm
haylazlığıyla
Diyene kadar
‘Yak gözlerinin fenerini’
Desene!
Ne zaman
Nasıl
Işıldar
gözlerinin sesi
Hani kolay değildir
Günde üç öğün
elde-avuçta olmadan
çalmadan
dilenmeden
ama kandırarak kendini
Umudu
Beslemek
Zor iş be-Zor iş
Benimkisi
Diyeceğim odur ki
yine-yeniden
yeni-yineden
hemi
daha
niceden ince hisseden,
Nazım’sa hisseden
‘Saman sarısı’nı yürekten,
Almış yarasını en derinden
ve daha
düşmeden
ve daha
duymadan
ve daha daha
sarılmadan
düşteki bakır saçlısına
Eksiğimdir,
olursa
eğer bir gün
Elma
alacağım-yarım-
en yarısından,
en iri-yarısından-
Ayva
Nar
Bir de
çok sevdiğim Kirazdan
Ama
Ne
onun mevsimi
ne benim
mevsim dönmekte
kısala
kısala
kısala
kara kışa
Siparişini
Verdim
meyhanedeki arkadaşlara dedim
Hastalık
Riyalık
Kahpelik olmayacakmış
Başladı
peş
peşe
dökülmeye
inci çiçeklerim
okudukça karıştı
gözüm sesine sesin gözlerime
Ayıp değil ya, Dedim ya
KÜÇÜĞÜM!
Bekir NecatiKayıt Tarihi : 22.12.2003 12:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!