Bir yeni yetme geldi, uluorta bakındı…
“Merhaba Ustam! ” dedi, sokuldu…
“Buyur hele! Can Evlat, candan Evlat…!
“Bi şey diyeceğim de, diyemiyorum heyhat! ”
“Sıkıntın nedir söyle,sakine al kendini, şöyle?
Yürü sözünden özüne, vuralım aynayı yüzüne…
Gücümüz yettiğinde, aklımız erdiğince…
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta