Öldüremez beni bu sinüzitler, şol bir geceden uyanırım.
Tekne olur hasırdan koltuklar, türlü yüzsüzlüğün kıyısında yüzdürürüm.
İnce iki kürekle geçerim kalın kafaların arasından.
Üç kere hapşururum, sonra ardarda mütemadiyen.
Öldüremez beni o azılı mikroplar, palavradan arda vitaminleriniz kadar.
Lakin biraz sakinim bu aralar.
Geçende ölü bir kadını yutmuşum istemeden.
Sıkıldıkça canı, bağırsaklarımı düğümlüyor.
Morarıyor deryanın derinlerinde dudaklarım.
Ama öpüşmek öğürmekten de zor.
Sadece bu yüzden üzgünüm, sadece bu yüzden.
Ezilmiş üzümleri toprakla kucaklaştırmış anneannem.
Kan doldurmuş bir bardağa demirden.
İçerim içerim ağlayarak.
Aldırmam sararıp solmuş yapraklarına, kafamın üzerindeki takvimin.
Ağaçlar, ormanlar kadar.
Şakıyın şarkımı zirvelerinizden eyy yırtıcı kuşlar, ama ölmedim henüz!
Sadece üşüyorum biraz, üşüyor serçe parmağım.
Biraz da üşeniyor gözlerim, gözlerinize bakmaya.
İşte o kadar.
Kayıt Tarihi : 2.11.2021 21:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!