Bütün kuru dalları yeşerdi umudumun,
Göklerinden yağmuru bekleyen kurak çölüm
Işığında yol buldum gözünde yanan mumun,
Hayal tayfunlarının taşırdığı bir gölüm.
Cemalinde renkleri konuşturan ahenk var,
Bakışların ummanı yıkacak kadar derin…
Sonsuzluk ikliminin sınırı Sen’de başlar
Sen’de biter hududu, bütün güzelliklerin
Gökyüzü bunca zaman boşa maviye çalmış...
Ay boşa karanlığa şulesini bürümüş,
Hangi aydınlık böyle beyazlığı taşımış?
Hangi gece ömründe böyle mehtabı görmüş?
Saflığın, dolunayın çehresini andırır,
Samimi duyguların, yegane mabedisin
Tebessümün, matemi kendinden utandırır,
Hicranın gövdesinde açan bir gül gibisin.
Ab-ı hayatı sundun, içtim avuçlarından,
İçim-dışım,bir kabın içinde gizleniyor.
Rotası şaştı ömrün, düştü saç uçlarından
Yerde yıldız açarken, gökler filizleniyor
Visal akşamlarını beklemeye koyuldum
Ruhum ebedi aşkın yolunu bulsun diye
Bir ’inci’lik yol için, ’zümrüt’ yollardan oldum
Varsın senin yolunda gönlüm yorulsun diye
Arzulara sınır yok! senden gayrı anladım,
Neyler bana şimdi gam, şimdi dert, tasa, keder...
Çağların ötesinden Nur’unu yudumladım,
Artık bunun üstüne bir anlık vuslat gider.
Haydar GENÇ / Sızıntı dergisi Aralık 2008
Haydar GençKayıt Tarihi : 9.7.2010 21:22:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Haydar Genç](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/07/09/sinir-otesi-11.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)