Sine-i Demden süzülür fikir... Önce kalbe intikal eder ve oradan yol veririz duyguları mektuba...Aslında aşk ile aşık bir birinden ayrılmaz... Ölüm ikisine de ölümdür... Hep anlatmak istemişimdir; bir son nefesle başlayan sonsuza doğru yürüyüşü... Halsiz, bitkin düşmüş; perişan bir aşk öylece uzanmış yatıyor... Anlaşılan aşk son nefesini veriyor... Yanı başında duran aşkın eş ve dostları; onun son nefesini vermesine tanıklık etmekteler... Okumayı bilen açmış aşk kitabı okuyor, bilmeyenler aşk duası etmekte... Aslında aşk sahibinin son nefesi, perdeyi aralamaktır... Sonsuz aşka uzanan ve hakikatin hilkatinde yoğrulmuş bir aleme doğru... Adımlarımız aşkın gücüne gitmesin diyerek bi iznillah...
Son nefesinde gelir hep kör şeytan yanına...Son kez aşktan terk, son bir vesvese... Kurumuş dudakları suya hasretken... Çağlayanlar sunar önüne aşığın... Susuzluktan kurumuşken aşık, suyla kandırmak ister; aşktan vazgeç diye... Bu zorlu sınavı aslında kamil aşık rahatlıkla atlatır... Çünkü aşkın kevserini içmiş ise susuzluk sorunu çekmez... Sonra en yakını olur, en sevdiği bir anda... Onunla yolundan çevirmek ister, vazgeçmesini diler, aşkına karşılık olarak hayal girdabında raks ettirir... Sarhoş olur bir anda aşık.. Yinede aşk sarhoşluğunu tatmış ise bir kerecik; bu aldatıcı sarhoşluğa kanmaz... Yapacak bir şey bulamayınca en son kirli yüzünü gösterir, kötüler kötüler dahada kötüler aşkı. Aşığı hakir, aşkı ise fakir görür... Ama bir anda bir karartı çöker etrafa... İşte orada şeytanın işi bitmiştir, aşkın mayhoşluğundan istifade edememiş, rotasını çevirememiştir... Sıra aşkın son nefesini vermesindedir...
Aşk meleklerinden, cana kıyıcı olan aşkrail gelir... Öyle heybetlidir ki aşkrail, ama aşkına sadık olduğu içinde korkmaz aşık... Bir dikenli çalının pamuktan ayrılması gibi; aşkın bedeninden, aşkın ruhunu alır. Aşkın cesedi son nefesle beraber aşk meydanında kalır. Aşkın ruhu ise zanneder ki hala yaşıyorum... Aşk için ağlayanları görür aşık... Aşkın yanında bir feryat, bir figan, bir vaveyla... Aşk vaveylası... Ağlamayın ben yaşıyorum der; aşk dilinden ama aşktan anlamayanlar aşığın sesini duyamaz...
Sonra aşkı yatırmışlardır bir güzel teneşire... Aşk suyu ile yıkarlar aşığı... Aşkın saflığı vede temizliğini temsilen; aşığa, beyaz aşk kefeninden giydirirler... Sarıp sarmalarlar aşığı... Aşk tabutuna koyarlar... Aşk sâlâsı okunur, aşk minarelerinden... Aşıklar toplanır, aşkı uğurlamak için... Aşk imamı seslenir... AŞK NİYETİNE UYUN HAZIR OLAN İMAMA... Derken aşkın cenazeside, aşıkların omuzlarında yolcu edilir, aşk istiratgâhına doğru. AŞKA BİR KABİR HAZIRLANMIŞTIR, SIĞDIRABİLDİKLERİ KADAR... Yavaşca aşkı yatırırlar... Herkes aşkın üzerine bir bir toprak atmaya başlar. Aşk yavaş yavaş kaybolur o çukurda... Ama hala öldüğünün farkında değildir... Tüm bu olanların bir rüya olduğunu zanneder... Aşkından emindir, aşkının peşindedir, tek doğrusu da aşktır.
Derken herkes terkeder aşkı... En son telkini veren imam nasihtta bulunur ve oda yavaş yavaş gider. Aşk işte şimdi anlamıştır; yaşanılanların rüya olmadığını... Ve aşkın çaresiz yalnızlığını... Derken büyük bir gürültü duyar; kendi gibi ölen aşıklar vede cinlerin duyacağı, yaşayanların duyamayacağı cinsten... Uzaklardan görünür Aşker ve Aşkir... Başlarlar aşkın sorgusuna... Aşkın kimdir? Aşkta yoldaşın, aşk önderin kim? Aşk kitabın? Aşkta yolun ne? Aşka intizarın nedir diye...
İşte gerçek aşık bunlara cevapta saniye bile beklemeyecektir. Aşkını dile getirecek ve her suale aşk adına cevap verecektir. Çünkü o aşk için vardı, aşkla dolu bir hayat sürdü ve de aşkla son nefesini verdi. Aşk; kendi içindeki her soruya aşk namına cevap bulmuştur... Aşk; varolmanın sırrını aşkta bulmuştur. Aslında aşkın ruhundan üflendiği için biz bu kadar aşığız... İçimizdeki aşkın sebebi bizzat aşkın kendisidir... Aşk ile aşık ayrı düşünülebilir mi hiç... Aşktan geldik dönüşümüzdür aşk... Gerçek aşıklara selam ve dua ile; Aşkın 99 adı ile... Aşkla kalın, aşka emanet...
Harun GüvenKayıt Tarihi : 4.7.2012 17:25:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Harun Güven](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/07/04/sine-i-dem-mektuplari-te.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)