Şimdi zamanı
Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum 3 kasım gecesi,
Okuduğum her sözcük küfre dönüyor çünkü.
Bir silah patlasa bari diyorum ya da bir sağnak patlasa,
Bitse bu sessizlik yada hayal olsa…
Bitse.
Film gibi olsa sevinsem son yazdığında,
Bir heyelan az mı gelir yoksa,
Bir bıçak ucunda damlayan kan,
Yine de,
Yıkılan, yırtılan ve parçalanan bir şey olmalı mutlaka.
Durmaksızın yırtılan ve parçalanan bir şeyler.
Oysa ne kadar sakin bu sokaklar ve bu deniz,
Ne kadar dingin görünüyor bana şimdi gökyüzü.
Ne işi var bu kadar yıldızın ayazda.
Soğukta saklanan bedenler gibi olmalıydılar,
Utanca saklanan seçimler gibi.
Yaşamak öğretiyor düşünüyorum.
Tüm insanlar paramparça,
Gidenler nerede kaldılar özlesem gelmeyecekler ki.
Bir kenti güzelleştiren yalnız anılardı sanki,
Çıkıp dolaşıyorum bir başıma,
Bir uçtan bir uca yalnızlıklar oluyor yaşam,
Kahvelerinin önünden geçiyorum,
Sırnaşık yaşlılar hiçbir şey yaşamamış,
Öğrenmemiş gençler, erken pes etmiş küskünler.
Yerde ki bir gazete sayfasında cinayet resmi.
Çocuklara ve aşka ölesiye bağlanan,
Kadınları güzelleştiren her şey yalan.
Sesler gittikçe azalıyor
Ve ne zaman aklıma düşse vurulduğum an,
Kızgın bir halka oluyor boynumda anılar.
Hüznü yalnız katiller duyuyor artık,
Biz çoktan unutmuşuz böyle şeyleri,
Ama içimde bir pusu kurmuş intihar duruşu.
Ve yüreğimde küfre dönüyor her sözcük.
Soluk soluğa kalıyor içimdeki köpek,
Tasmasını koparıp yıkma hırsıyla,
Ne çok bağlanmışım içimde, adam olmaya, baba olmaya, sevda olmaya.
Bir yolculuk düşüyor aklıma gitmek istiyorum.
Bütün gençliğim böylece geçip gitmiş işte.
Hangi duvar yıkılmaz! sorular doğruysa,
Sorduğum hiçbir soruyu geri almıyorum.
Kirli ve yapışkan yanıtlar çok sıradan.
Şimdi zamanı,
Ya cinayet yaşanacak ya da şiir yazılacak.
Şiir yazmak, korkaklık mı yoksa?
Kayıt Tarihi : 1.12.2010 16:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!